Diyarbakir
Diyarbakır'da 83 yaşındaki Mehmet Millet'in, 47 sene fariza meydana getirdiği Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarından (TCDD) 18 sene ilkin zor bulunmasına karşın mesleğine ve "demir ağlara" sevdası tek eksilmedi.
Diyarbakır'ın biçim Yenişehir ilçesinde canlı Millet, 1956 senesinde daha 18 yaşlarındayken Diyarbakır Garı'nda harbilik işçisi adına fariza hazırlamaya başladı.
Bir sene dolmadan vagon iş ve tamir biriminde görevlendirilen Millet, hâlâ sonraları sınavla memurluğa intikal yaptı.
Görevde yücelme sınavlarında sağlamış olduğu muvaffakiyet ile revizör (vagon teknisyeni) bulunan Millet, 47 salname görevinin peşi sıra 18 sene ilkin önder unvanı ile zor oldu.
Yalnız hayatı garda sabık anıları ile dolu
Emekli olsa da gönlünün ortak yanı daim fariza meydana getirdiği Diyarbakır Garı'nda ve demir ağlarda bulunan Millet, zor yapılmaksızın ilkin önünden demir hat geçmiş olduğu düşüncesince satın almış olduğu evde hatıralarıyla hayatını sürdürüyor.
Eşini 10 sene ilkin kaybeden Millet'in bekâr yaşamı, ömrünü adamış olduğu işinde geçirdiği anıları ile dolu.
Görevine ve demir ağlara sevdası tek tükenmez Millet, kimisi devir emektar fotoğraflara karşı kimisi devir da 1,5 kilometre uzaktaki Diyarbakır Garı'na bastonu ile yayan gidip geçmişi yad ediyor, korkunç gideriyor.
Çalışanların sebebiyle basamaklarını aheste aheste çıkmış olduğu garda görevlilerle geveze eden, gelip revan yolcuları izleyen, revan yolculara el sallayan Millet, sesini dinlediği, havasını soluduğu gara duyduğu özlemini giderdikten sonraları evinin yöntemini tutuyor.
"Amirlerim beni ölçüm etti"
Mehmet Millet, AA muhabirine, 16 yaşlarındayken yoğun pıtrak Devlet Demiryollarında etkin ağabeyinin yanına gittiğini, onun meydana getirdiği işi baş döndürücü sevdiğini söyledi.
Millet, 18 yaşına girer girmez garda iştirakçi adına göreve başladığını belirterek, 6 ayın peşi sıra sonraları vagon iş ve tamir birimine geçtiğini anlatım etti.
Bir müddet burada fariza yaptıktan sonraları görevli bulunduğunu özetleyen Millet, revizör şefliğine derece yükseldiğini, görevine ilişkin olduğunu, gelişigüzel muhtelif halde işini gerçekten namına getirdiğini söyledi.
Çalıştığı dönemde, en ıvır zıvır ortak aksaklık gördüğünde bile alelacele karışma ettiğini, işinin ciddi bulunmasına karşın çekinmediğini, maruz gelişigüzel işi yanlışsız hazırlamaya nazarıitibar gösterdiğini dile getiren Millet, "Memurluk imtihanı açıldığı devir 24 kişiyle sınava gittik. Birinci adına başarıyla imtihanı kazandım. Amirlerim beni ölçüm etti. Bizi sınava meydan heyet, 'Mehmet Millet sende bu sevda, bu bilgelik varken muştu veriyorum, sen kazandın.' dedi. Ondan sonraları vagon teknisyeni adına çalıştım. Sonra başrevizörlük imtihanı açıldı, gine birincilikle kazandım." dedi.
"47 sene çalıştım, bana 47 sayaç denli geldi"
Demir yollarına duyduğu sevginin tek eksilmediğini aktaran Millet, bu müddet ortamında da çalışma dostlarıyla irtibatını koparmadığını, daim onlarla görüştüğünü belirtti.
Millet, "47 sene çalıştım, bana 47 sayaç denli geldi. Demir yolu sevdam halen bitmeme ediyor. Balkonda oturduğum devir katar önümden geçiyor, sesini duyuyorum. Kafama estiğinde yahut sıkıldığım devir buradan istasyona derece 1,5 kilometrelik yolu adım adım gidiyorum, trenlere bakıyorum, oradakileri görüşme eder, çaylarını içerim. Onlar da beni iyi ortak halde karşılıyor. Bir taşı bile rayların üstünde gördüğüm devir duramıyorum, onu seve seve kaldırıyorum. O derece sevdalıydım. Tren sevdasından tek vazgeçmedim." niteleyerek konuştu.
"Kendimi vagon doktoru adına görüyordum"
İş yaşamının daim hayalinde canlandığını, o günleri baş döndürücü özlediğini dile getiren Millet, Diyarbakır Garı'na gidip, işçilerle geveze ederek bu hasretini ortak nebze de olsa dindirmeye çalıştığını anlatım etti.
"Revizör demek, hekim demektir. Ben kendimi vagon doktoru adına görüyordum. Teşhisim kuvvetliydi. Muhakkak arızayı belirleme ediyordum." diyen Millet, olanağı dahilinde ise arızayı bertaraf etmek düşüncesince gerekeni yaptığını, yapamayacağı ortak nesne ise de canlandırma koyup, ortak yukarı yere hali bildirdiğini kaydetti.
"Demir metodları tek devir gönlümden çıkmadı"
Mehmet Millet, evde bekâr yaşadığından ötürü balkonda trenin geçişini izlemenin kendisini baş döndürücü bahtiyar ettiğini belirterek, mesleğine ve demir ağlara bulunan sevdasını şöyleki anlattı:
"Keşke deminden gücüm olsaydı da gidip Devlet Demiryollarında o hevesle yeniden gençliğimdeki denli çalışsaydım. O aşk halen köle var. Demir metodları tek devir gönlümden çıkmadı. Boş kaldığım yahut sıkıldığım yıllarda emektar fotoğraflarıma ve demir yolundan kalma kıyafetime hevesle baka baka vaktimi geçiriyorum. Keşke işime bitmeme edebilseydim. Bu fotoğraflar önceki günlerimi hayalimde canlandırıyor. Bunlara bakınca emektar günlerimi hatırlıyorum. Tren geçmiş olduğu devir ona dikiz şartıyla bu evi aldım. 18 senedir bu evden baktığımda gelişigüzel güneş katar görüyorum. Vaktimi o halde geçiriyorum."
