Kahramanmaraş
Depremin geçmiş gününde iane düşüncesince Kahramanmaraş'a fahri adına mevrut Eskil, Sütçü İmam Üniversitesi yerleşkesinde açılan Avşar 2. Bölge Çadır Kent'te baş başa kalmış olduğu depremzedelerin gereksinimlerini karşılıyor.
Aralarında depremden etkilenenlerin de bulunmuş olduğu gönüllülerle dernek keçe gezen Eskil, afetzedelerin gıdadan giysiye, çocuk mamasından battaniyeye kâffesi gereksinimlerini istikbal etmek düşüncesince himmet harcama ediyor.
Aksaray Bilim ve Sanat Merkezinde işyar Nimet Tansu Eskil, AA muhabirine, depremin peşi sıra Kahramanmaraş'a AFAD gönüllüsü adına geldiğini söyledi.
Depremin geçmiş gününden buyana iane malzemelerinin dağıtımında fariza aldığını tamlayan Eskil, "Burada gelişigüzel şeyi himmet himmet birleştirme ettik. Şu anda da zat evimde gibiyim. Buradaki semt halkıyla bundan sonra familya üzere olduk." dedi.
Bölgede huzurla fariza yaptığını vurgulayan Eskil, depremzedeler düşüncesince arzu ettikleri gelişigüzel şeyin karşılanmasının mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.
Eskil, AFAD'ın anne depolarından gönderilen malzemeleri dernek şehirde açılan depoda depremzedelere dağıttığını anlatarak, şöyleki bitmeme etti:
"Burada makul müşterek dizge oluşturduk, yurttaşı kıygın etmiyoruz, bekletmiyoruz ve sıraya girmiyorlar. Bir nevi alım satım mağazalarının ısmarlama dair evlere getirmiş olduğu dizge gibi. Burada ayrımsız sistemi uyguluyoruz. Sistem oturmuş olduğu düşüncesince rastgele müşterek arıza yaşamıyoruz. Her bakımdan burada mutluyuz, müşterek de yaraları sarıyoruz. İşin familya ve arkadaş olma bölümü da bizi başkaca bahtiyar ediyor."
"Bugün değilse ne devir niteleyerek buraya geldim"
Yaşanan afetin kendisini baş döndürücü etkilediğine ayraç fail Eskil, "Afetin peşi sıra avlu bizim düşüncesince alışılagelen olamaz. Bugün değilse ne devir ego burada olacağım niteleyerek buraya geldim." ifadesini kullandı.
Eskil, dernek şehirde "Memleketim" şarkısını dinledikleri tam bu anın kendisini ve orada bulunanları baş döndürücü duygulandırdığını aktararak, "O anda orada mevcut hepsi ağlamaya başladık. Sonra tırla mevrut malzemeleri baş başa indirdik. Tır yüklüyoruz, tır boşaltıyoruz. Kuvayımilliye ruhu gibi. Vatandaşa müşterek eşyadan dü parça verdiğimizde, 'Hayır bana yegâne yeter.' diyor ve ikinciyi almıyor. Böyle müşterek ortamdan kılıç niçin gidelim?" sanarak konuştu.
Eskil, devletin olanaklarıyla yaraların baştan sona baş başa sarılacağını laflarına ekledi.
