Antalya
Antalya'nın fethinin simgesi adına onama edilen zamanı Şehzade Korkut Camisi'nde ilkokul sene devam eden yenileme emek harcamaları sonucu, 126 sene sonradan teravih namazı namazı kılınıyor.
Selçuklu ve Osmanlı uygarlığının izlerini haiz zamanı Kaleiçi'ndeki yapı, Antalya'yı fetheden Selçukluların camiye çevirmesiyle "fethin sembolü" oldu.
Cami, 1896'da çıkan yangında iri dokunca görür görmez ibadete kapatıldı. Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce 2017'de camide yenileme ve hafriyat emek harcamaları başlatıldı. Aslına sadakatli kalınarak yenilenen cami, restorasyonun tamamlanmasının peşi sıra hanuman ayında baştan ibadete açıldı.
Akustik atmosferi bulunan ve turistlerin de merakını çekici Şehzade Korkut Camisi'nde 126 sene sonradan teravih namazı namazları kılınıyor.
"Ramazanda 126 sene sonradan önce teravih namazı namazı kılınmış oldu"
Antalya Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya, AA muhabirine, Şehzade Korkut Camisi'nin içerisine girildiğinde huşu duyulduğunu, ayrımlı ortak atmosferi bulunduğunu söyledi.
Caminin iri ortak zamanı çıkar bulunduğunu özetleyen Yalçınkaya, şunları kaydetti:
"Gelenler de fanatik kalıyor, 'bu denli beklemiyorduk' diyorlar. Gerçekten önce hutbemizi okuduğumuzda aşırı duyarlı anlamış olur yaşandı. Ecdadımız 1207'de bu toprakları bizlere delibozuk etti. Ramazanda 126 sene sonradan önce teravih namazı namazı kılınmış oldu. Fetih erleri burayı bayındırlık ettiler, cami yaptılar. O içtenlikli ruhun secdeye gittiği yerde secdeye kıymetlendirmek insanı hakkıyla etkiliyor. Fethin sembolü bulunan aşırı değerli ortak eser."
Yalçınkaya, caminin müze adına da misyon verdiğini, birlik adına keşfedildiğinde turistlerin akış cereyan geldiği bölgeler arasına gireceğini belirtti.
"Atmosferi etkileyici"
Cemaatten Ethem Sarıdoğan da teravih namazı ve zaman namazları düşüncesince zamanı camiye geldiğini anlatım etti.
Hafize Özer, cami ruhsuz durumdayken aşırı üzüldüğünü belirterek, "Her çağ teravihe buraya geliyorum. Evimize aşırı yakın. Çok dobra yapıldı. Yaptıranlardan Allah razı olsun. Teravihimizi kılıyoruz, öğle vakti istikbal yapıyoruz." dedi.
Nagihan Öztürk ise caminin atmosferinin delici bulunduğunu vurgulayarak, "Adı 'Kesik Minare' niteleyerek geçiyordu, demincek ne dobra oldu, özüne kavuştu. Çok iri ortak cami, inşallah dolar taşar." ifadelerini kullandı.
İsmet Tuncer de caminin yaşlılar düşüncesince ulaşılabilir bulunduğunu belirterek, "Bu çevredeki başka camiler merdivenli bulunduğu düşüncesince gidemiyorum. Burada namazımızı kılıp duamızı ediyoruz. Soğuk havalarda üstelik caminin içi sıcacık." dedi.
Caminin tarihi
Kaleiçi'nin remiz eserlerinden olan, Hesapçı Sokak'taki milattan sonradan 6. yüzyıldan kalma, Roma ve Bizans dönemlerinde kilise adına geçer not zamanı yapı, Selçukluların Antalya'yı fethinden sonradan camiye çevrildi. Camii Cedid (Yeni Cami) ismi sunulan yapı, fetih camii adına da anıldı.
Osmanlı çağında 2. Bayezid'in oğlu Şehzade Korkut'un Teke Sancakbeyliği'ne atanması hemen sonra onarılan cami, "Şehzade Korkut Camisi" ismini aldı. Şehzade Korkut'un direktifiyle camiye minare ekletildi.
Cami, 1896'da çıkan yangında iri hasar gördü. Harabeye dönüşen, minaresinin fevk bölümü yıkılan yapı, "Kesik Minare" adına anılmaya başladı.
Yapı, 1974'te azda olsa yenileme geçirildi, çevresi çıpa parmaklıklarla çevrildi. Aradan güzeşte müddette restore yapılmak istense de kimi çırçıplak maşer kurumlarının buranın cami adına hafriyat bilimi parkı adına kullanılması yönündeki başvurusu hesabına oluşturulan sorun dolayısıyla yenileme çalışmalarına başlanamadı.
Camide 2017'de zamanın Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun talimatı, himaye kurulunun sonucu ve bilgi heyeti eşliğinde Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce yenileme emek harcamaları başlatıldı.
Restorasyon emek harcamaları kapsamında caminin onarılan minaresi de 123 sene sonradan önce kere külahına kavuşmuş oldu.
