İslamabad
Pakistan’ın Lahor şehrinde artist Rüstem Fateh Ali Han’ın öncülüğünde müşterek araya mevrut Türk ve Pakistan vatandaşları, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı zımnında İstiklal Marşı’nı seslendirdi.
Katılımcıları ortada Pakistanlı çalışanların, Yunus Emre Enstitüsünden (YEE) öğrencilerin ve Lahor'da canlı Türklerin de bulunmuş olduğu çalışmanın çekimleri, tahminî 1 ayda tamamlandı.
Sanatçı Han, AA muhabirine meydana getirdiği açıklamada, tahminî 1 aydır çalıştıklarını ve ortaya bu eserin çıktığını belirterek, "İki karındaş dünya arasındaki levent boylu mütemadi dostluğun müşterek göstergesi yerine İstiklal Marşı’nın bu yorumu, Pakistan’dan Türk vatandaşlarına 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı zımnında müşterek hediyedir." ifadesini kullandı.
Han, ailesi ve kendisinin Türkiye’yi baş döndürücü sevdiğini vurgulayarak, Türkiye ile Pakistan'ın baş döndürücü ehemmiyetli kökleri bulunduğunu kaydetti.
Atalarının tahminî 300 senedir müzikle ilgilendiğini ve dedeleri ortada alışılmış musiki sanatçıları bulunduğunu aktaran Han, kendisinin de alışılmış musiki yaptığını vurguladı.
Han, Türkiye’yi baş döndürücü sevdikleri düşüncesince müşterek obje gerçekleştirmek istediklerine ayraç ederek, "Tüm projeye ego müzahir oldum. Kimseden müşterek iane almadık. Tüm beste, Pakistan enstrümanları ve Pakistan seçimi liet dublaj stili ile yapıldı." dedi.
İstiklal Marşı'nı Türkçe kaydetmek düşüncesince 2 ay çalıştılar
İstiklal Marşı’nı seslendiren Türk öğrencilerden Furkan Urfalıoğlu da Pakistanlı müşterek sanatçının ağız ağıza öz inisiyatifiyle hakeza müşterek emek vermek yapmasının baş döndürücü altın bulunduğunu vurgulayarak, "Bu çalışmada toprak alıp dü dünya arasındaki ülfet bağlarına imdat da bulunabildiğimiz düşüncesince kılıç de baş döndürücü bahtiyar olduk." dedi.
Urfalıoğlu, stüdyo ve çekimler sırasında Pakistanlı kardeşleriyle bu arada Türkler yerine İstiklal Marşı'nı herhangi müşterek seslendirdiklerinde bire müşterek gururu ve heyecanı yaşadıklarına dikkati çekerek, "Özellikle Pakistanlı dü gencin aylarca çalışıp İstiklal Marşı'nı Türkçe söylemeleri bizim düşüncesince bambaşka müşterek alım çalım ve mutluluktu." ifadesini kullandı.