USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Kaçak avcılık ve hava değişikliği fil neslini zılgıt ediyor

IUCN Üyesi ve çandır yaşamı biyoloğu Dr. Deniz Mengüllüoğlu: "Fillerin bulunmayan olması, gıda zincirinin kopması ve fillere basıcı ekosistem tiplerinin ekolojik fonksiyonlarını ve cins çeşitliliğini kaybetmesi anlamına geliyor." dedi.

Kaçak avcılık ve hava değişikliği fil neslini zılgıt ediyor
11-08-2022 12:04
İstanbul

Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) üyesi ve çandır yaşamı biyoloğu Dr. Deniz Mengüllüoğlu, muvazenesiz yağmur rejimleri, hararet ve habitatlardaki değişimlerin fil popülasyonu düşüncesince şişman dava oluşturduğunu belirterek, "Fillerin bulunmayan olması, gıda zincirinin kopması ve fillere tabi ekosistem tiplerinin ekolojik fonksiyonlarını ve cins çeşitliliğini kaybetmesi anlamına geliyor." dedi.

IUCN'nin "Tehdit Altındaki Türler Kırmızı Listesi"nde mevcut fillerin mütenakıs popülasyonuna dikkati döşemek düşüncesince 2012'den beri 12 Ağustos, "Dünya Fil Günü" adına kutlanıyor.

Birliğin 2016'da yayımladığı Afrika Fili Durum Raporu'na göre, 2006-2016'da kıtada dinç fil sayısı 111 bin azalarak 415 bine geriledi.

Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfının verilerine uyarınca ise asrın başlangıcında 100 bin yöresinde bulunan Asya fillerinin sayısı ahit 50 bine denli düştü.

"Dünya Fil Günü" zımnında AA muhabirinin sorularını yanıt veren Mengüllüoğlu, ahit "Afrika savan fili", "Afrika orman fili" ve "Asya fili" iktisap geçirmek kıl payı üç fil türünün olduğunu belirtti.​​​​​​​

Afrika savan filinin IUCN'nin al sıralamasında "tehlikede", Afrika orman filinin ise "kritik derecede tehlikede" kategorisinde arazi aldığını bildiren Mengüllüoğlu, evcilleştirilebilen yegâne fil çeşidi bulunan ve eskiden Mezopotamya'dan başlayarak Java'ya denli çözülüm yayınlayan fakat şu an Hindistan ve Sumatra ortada baş döndürücü modüler biçimde dinç Asya filinin de ayrımsız listede "tehlikede" kategorisinde olduğunu aktardı.

"Fil varlığı sonlanmış bölgelerde biyoçeşitlilik çöküşü yaşanıyor"

Fillerin bulundukları yerleşme ve ekosistemlerde ekolojik mühendis rolünü üstlenen olduklarına ayraç fail Mengüllüoğlu, şunları söyledi:

"Habitatları yıkıp baştan mensur ediyor, yüzlerce türden nebat tohumunu ırak noktalara taşıyor, öbür yüzlerce aktif çeşidi düşüncesince yaşayacak yassı hazırlıyor ve yağışsız zamanlarda hayat deposu bulunan su sağlıyorlar. Afrika savan filleri, onlarca türden ve rakamları milyonlarla anlatım edilen antiloplar, zebralar, kemirgenler, kuşlar, sürüngenler, kurt türleri ve bunların avcıları bulunan yüzlerce türden etobur aktif düşüncesince yaşayacak yassı sağlıyor. Kendilerinin yaptığına ek olarak, bu türleri de ortama çekerek natürel gübreleme, tohumlama, otlama kabil faaliyetleri artırdıklarından baş döndürücü ensesi kalın ortak cümle oluşturuyorlar."

Afrika orman filleri ve Asya fillerin ise ekecek taşımaya ekleyerek ormanlarda efsanevi otobanları denebilecek yollar, tatil ve otlama noktaları bulunan açık orman içi açıklıklar oluşturduğunu dile getiren Mengüllüoğlu, bu yol ve açıklıkların yüzlerce değişik cins kabilinden besin, su ve ayrıca hayat düşüncesince baş döndürücü ehemmiyetli bulunan sodyum klorür ve minerallere erişebilmek amacıyla kullanıldığını, böylecene efdal cins çeşitliliği ve karambol ortak gıda zincirinin desteklendiğini vurguladı.

Mengüllüoğlu, "Dolayısıyla filler zamanı ve şimdiki dağılımlarında dirim bilimsel çeşitliliği efdal ve gıda zincirinin birlik anlamıyla işlediği sistemler oluşturmaktadır ve korunmaları hemen kendileri açısından değil apayrı yüzlerce, ihtimal binlerce cins açısından baş döndürücü önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Fil nüfusunun azalmasındaki en ehemmiyetli etkenleri, fil çekici gayeli gümrüksüz avcılık ve hayat alanlarının bulunmayan olması biçiminde sıralayan Mengüllüoğlu, şöyleki bitmeme etti:

"Savanların çoğunda su varlığının müsaade verdiği biçimde ekincilik ve ya hayvancılık yapılıyor. Bu da elan ortak tomar insan-yaban yaşamı çatışması demek. Geçmişte yağışsız ve yağışlı dönemlere uyarınca muhaceret fail antilop sürüleri daim ayrımsız yerde domestik otlatma yardımıyla verimsizleşen bu yerlere gelmeyi yeğleme etmiyor. Aşırı domestik otlatması ve rakiplik yardımıyla habitatlar refah ve verimliliğini yitiriyor, vahşi otobur popülasyonları azalıyor. Aslan, pars, çita ve benekli andık kabil şişman etobur türleri domestik türlere yöneliyor ve sonları gebertilmek oluyor. Korunmayan ve fil varlığı sonlanmış bu tip bölgelerde birlik anlamıyla ortak natürel gıda zinciri ve biyoçeşitlilik çöküşü yaşanıyor."

"En baş döndürücü etkilenenler kumluk vahalarında yaşayanlar"

Küresel hava değişikliğinin filleri göçe zorladığını, muhaceret rotalarının ise işlevsiz bir duruma gelebildiğini özetleyen Mengüllüoğlu, "Asya'daki küçük mahfuz bölgelerde dinç ve muhaceret edemeyen fil sürüleri, süresi uzayan yağışsız dönemler hasebiyle mahfuz alanları ayrılma geçirmek ve milyonlarca insanoğlunun yaşamış bulunduğu yerleşme yerlerinin kenarlarından geçerek sakıncalı göçler gerçekleştirmek mecburiyetinde kalıyor. Geçtiğimiz sene Çin'in Yunnan sahasında dinç ve 17 filden oluşan sürünün 500 kilometrelik emniyetsiz göçü, evren gündeminde açık arazi bulmuştu. Göç nedenlerinin birlik adına ne bulunduğu kestirilemese de araştırmacılar, fillerin korunaklı ortak meydan bulma umuduyla muhaceret ettiğini kestirim ediyor." biçiminde konuştu.

Dengesiz ve kestirim edilemeyen yağmur rejimleri, bunu izleme fail kuraklıklar ve habitatlardaki değişimin başta muhaceret edemeyen ve mahfuz meydan adalarına sıkışmış fil popülasyonu düşüncesince şişman dava oluşturduğuna yer veren Mengüllüoğlu, kumluk sınırları ve Namibya kabil yağışsız ülkelerdeki çöllerin vahalarında dinç fillerin kuraklıktan en baş döndürücü etkilenenler olduğunu, kıtlık ve hararet hasebiyle kudretsiz düşerek öldüklerini, yavrularını kaybedebildiklerini söyledi.

Fillerin korunmasına katkıda mevcut iktisap geçirmek amacıyla mahfuz yerlerin çevresinde sakıncasız muhaceret koridorlarının oluşturulması icap ettiğini tamlayan Mengüllüoğlu, laflarını şöyleki tamamladı:

"Bölgede dinç halkın, fillerin muhaceret davranışı kendisince daim bilgilendirilmesi ve muhaceret esnasında fillerin durup tatil ve nemalanmak düşüncesince kullandığı ekincilik alanları ve yerleşme yerlerinde yarattıkları zararların hükümetler kabilinden karşılanması gerekiyor. Aksi takdirde halihazırda şişman ortak zılgıt bulunan yasadışı fil çekici avcılığına kurban gitmeleri ve ya yegâne geçimi zirai ameliyat bulunan insanoğlu kabilinden öldürülmeleri bahis konusu olabilir. Fillerin yaşamış bulunduğu kesin esirgeme yerleri ile bunların çevresindeki tampon esirgeme bölgelerinin genişletilmesi ve insanoğlu baskısının azalması, gıda ve su kaynaklarının kifayetli düzeye yükselmesini sağlayacağından insanoğlu nüfusunun efdal bulunduğu Güney ve Güneydoğu Asya'da fil göçlerinin ve çatışmanın azalması anlamına gelebilir."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3493+59
2Fenerbahçe3489+58
3Trabzonspor3458+15
4Başakşehir FK3452+7
5Beşiktaş3451+5
6Kasımpaşa3449-3
7Çaykur Rizespor3449-6
8Alanyaspor3448+3
9Sivasspor3448-4
10Antalyaspor33450
11Adana Demirspor3441+2
12Kayserispor3440-9
13Samsunspor3439-7
14MKE Ankaragücü3438-3
15Konyaspor3436-14
16Gaziantep FK3434-15
17Fatih Karagümrük3333-5
18Hatayspor3433-10
19Pendikspor3430-32
20İstanbulspor3416-41
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler