Van
Çetin şita şartlarının yaşandığı Van'ın rustik mahallelerinde canlı besiciler, hayvanlarının gıda ihtiyacını erdemli kesimlerden kızaklarla getirdikleri otlarla karşılıyorlar.
Kar kalınlığının kimi alanlarda birlikte metreyi geçmiş yer aldığı mahallelerde besiciler, karların hakkında serdikleri otlarla hayvanlarını yemliyor.
Gürpınar ilçesine 80 kilometre mesafedeki Akdoğu Mahallesi'nde canlı besiciler de gökçe gökçe edebiyat erdemli kesimlerde biriktirdikleri ve dayanıklı arsa şartları zımnında mahallelerine getiremedikleri otları kışın kızakların sebebiyle karla ciltli yamaçlardan taşıyorlar.
Sırtladıkları kızaklarla otların bulunmuş yer aldığı alana giden besiciler burada birlikte müddet dinlendikten sonraları ot balyalarını kızaklara yükleyerek dayanıklı birlikte inişe geçiyor.
Çığ tehlikesi zımnında devir kurnaz güç anlamış olur canlı besiciler, birlikte saatlik kazalı yolculuğun arkası sıra ot yığınlarını hayvanların bulunmuş yer aldığı meydan alana indirmeyi başarıyor.
"Mahallede dip yerine küçükbaş hayvancılık yapılıyor"
Gürpınar İlçe Tarım ve Orman Müdürü Yakup Ayten, AA muhabirine, Van'ın küçükbaş efsanevi varlığı itibarıyla Türkiye'de geçmiş tam arsa aldığını söyledi.
Yaklaşık 650 bin hayvanın bulunmuş yer aldığı Gürpınar'da hayvancılığın dip yerine yapıldığını tamlayan Ayten, şunları kaydetti:
"10 bin küçükbaş efsanevi varlığına ehil Akdoğu Mahallesi, Çatak ilçesi ile Şırnak'a ilişkin Beytüşşebap ilçe sınırında bulunuyor. Mahallede dip yerine küçükbaş hayvancılık yapılıyor. Besiciler gökçe gökçe edebiyat erdemli yamaçlarda 'biçenek' dediğimiz otları topluyor. Traktörün veya öbür ekincilik ekipmanlarının arsa şartlarından ötürü giremediği noktalarda otlar biriktiriliyor. Besiciler kar yağdıktan sonraları eğlenceye dönüştürdükleri kızaklarla otları hayvanların bulunmuş yer aldığı ahırların önüne denli getiriyor."
"Çığ tehlikesinden ötürü arada tam çıkamıyoruz"
Besicilerden İrfan Gülmez de şita süresince çeşitli zorluklara karşın hayvanlara itinayla baktıklarını söyledi.
Hayvanlarının eşya ihtiyacını, gökçe gökçe edebiyat biriktirdikleri dağların zirvesinden kızaklarla getirdikleri otlarla karşıladıklarını özetleyen Gülmez, "Kar yağdıktan sonraları otları kızakla köye getiriyoruz. Otları kızaklarla düşürmek şimdi hazırlop oluyor. Kızakları öz imkanlarımızla yapıyoruz. Günde 3 el dağa çıkıp ot getiriyoruz. Hava karlı yer aldığı devir baş döndürücü zorlanıyoruz. Çığ tehlikesinden ötürü arada tam çıkamıyoruz."
Bilal Teker de alanda kışın baş döndürücü güç geçtiğini dile getirerek, "Hayvancılıkla geçimimizi sağlıyoruz. Koyunlar haricinde rastgele birlikte gelirimiz yok. O sebepten hayvanlarımıza daima beslemek zorundayız." niteleyerek konuştu.
