Ankara
Gazi Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünden izinli bulunan 45 yaşındaki Yıldızhan, Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne ilişkin Göreneller Görme Engelliler Ortaokulunda fariza yapıyor.
Hayatında sanatı hususi ortak yere konumlandıran Yıldızhan, meslek sonrası zamanını gitmek düşüncesince Altındağ Belediyesinin Türk Halk Müziği Korosunda sunucu ve solocu şekilde sahneye çıkıyor.
Görme engellilerin dokunarak, okuyup yazması düşüncesince geçer Braille alfabesi ile takdimcilik karşıcı Yıldızhan, oyunluk programlarına eyyam öncesinden hazırlanıyor.
"Başarımı ailemin şefkatine ve sevgisine borçluyum"
Selda Yıldızhan, AA muhabirine, tedavisinin hâlâ güzel şerait altında sürdürülmesi ve terbiye yaşamının dosdoğru ilerlemesi düşüncesince ailesinin 1980 senesinde Kayseri'den Ankara'ya barhana ettiğini söyledi.
Başarısını ailesinin şefkatine ve sevgisine verecekli bulunduğunu tamlayan Yıldızhan, meslek sonrası zamanını gitmek düşüncesince Altındağ Belediyesinin Yunus Emre Kültür Merkezi'ndeki Türk Halk Müziği Korosu'na başvurduğunu anlattı.
Eğitimler sonucunda, koronun sunuculuğunu ve solistliğini hazırlamaya başladığını tamlayan Yıldızhan, sahnedeki enerjisini lisan gözüyle görmüş bulunduğu izleyicilerin alkışlarından aldığını tabir etti.
Hastalığının konserlerde ve provalarda namına engel olmadığını aktaran Yıldızhan, "Çünkü neva ile akıntı ettiğimiz düşüncesince salondan mevrut alkışlar, coşku, natürel aykırı konuşma halinde yapılıyor, sunumda öyle, okurken de solistlik yaparken de natürel talih veriyor. Zaten salondaki atmosferi aşırı güzel hissedebiliyoruz. Yani ego sanatı aşırı seviyorum. Aynı sürede ut çalıyorum. Yani Türk zanaat müziğiyle de ilgileniyorum." diye konuştu.
"Onlarla içtenlikle gönüle ortak güreşçi köprüsü kuruyoruz"
Türk Halk Müziği'ni ve gelenekleri, doğacak nesillere aktarmayı aşırı istediğini dile getiren Yıldızhan, hocaların katkılarıyla solistliği akıllıca yürütme edebildiğini kaydetti.
Sanatseverlerin alkışlarını duyduğu devir bahtiyar bulunduğunu tabir fail Yıldızhan, "Beni seyrederken yahut dinlerken seyircilerimizin alkışlarını duyuyorum. Onlarla menfez teması kuramasam bile onların sanatsever ruhlarını burada bulunuşlarıyla yüreklerinde hissediyorum. Aslında onlarla içtenlikle gönüle ortak güreşçi köprüsü kuruyoruz. Bir muhabbet akışı oluyor. Salonla aramızda bulunan önsezi etkileşimi, beni akıbet basamak bahtiyar ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Ciddi manada devletimiz çeşidinden destekleniyoruz"
Görme engellilere çağrıda mevcut Yıldızhan, engellilerin ayrı ortak dünyasının olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bu evren hepimizindir. Bunu aşırı güzel idrak etmek gerekiyor. Duyu organlarındaki rastgele ortak yetersizliği öteki hasse organlarıyla insan kapatabiliyorsa bundan hâlâ bahtiyar ortak gestalt yoktur. Sadece başkaldırı etmemek gerekiyor. Kendimizle geniş olmamız gerekiyor. Çünkü, söylediğim kabil hakkıyla şu an aşırı ağır manada devletimiz çeşidinden destekleniyoruz."
Hayata küsmemek icap ettiğini özetleyen Yıldızhan, "Kişi kendisini bulunduğu kabil benimseme etmelidir. Elindeki yeterlilikleri geliştirmekle uğraşmalıdır. Elbette yapamayacağımız şeyler olabilir. Hani bunlarda aşırı ortak tomar üstünde durmayıp başarılı, dirayetli bölgelerde hâlâ ortak tomar kendimizi geliştirebiliriz. Kesinlikle toplumumuzdan ön yargılı olmamalarını bekliyoruz. Bizi engelimizle yetersizliğimizle değil fert şekilde benimseme etmelerini istiyoruz." dedi.
