Astım hastalığı bulunan bebek hastaların yüzdelik 80’inin ilkin astım belirtisini 6 yaşından ilkin verdiğini kail Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban astım ve katılması müstelzim önlemler kendisince ehemmiyetli bilgiler verdi.
“ALERJİ ASTIMIN BİRİNCİL SEBEPLERİNDEN”
Çocuklarda astımın sabaha gönül rahatlığı mevrut öksürükle kendini gösterdiğini tamlayan Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Astım, soluk almakta zorlanmayla beraberce göğüsten hırıltı, hışıltı, ıslık sesi kabil seslerin duyulması, ciddi hallerde ağız ve vücutta morarmaların görülmesi ile revan kronik, tekrarlayıcı iklim yolu hastalığıdır. Bu maraz içeriye çekilen havanın dışarıya verilirken zorlanılması kararı ortaya çıkar” dedi.
Astımın nice sebebe ilişkin kendisine ortaya çıkabildiğini tamlayan Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, mevzuyla ilgilendiren şu detayları verdi:
“Hastalığının oluşmasındaki en yoğun kaynak bulunan alerji yüzdelik 40 oranında astım hastalığını tetikler. Özellikle ıvır zıvır çocuklarda gıda alerjileri astım atağına neden olabiliyor. Erişkinlerde ise polen, ev tozu, pas mantarları, solunumsal alerjiler hücumu tetikliyor. Bununla beraberce iklim kirliliği, deterjanlar, sigara ile susturucu dumanı kabil çevresel faktörler de astım ataklarında ehemmiyetli ortak kaynak oluştururken, boya, parfüm ve arıtıcı kokuları soluk darlığına neden olur.”
“BÜYÜK ŞEHİRLERDE YAŞAYAN ÇOCUKLARDA DAHA FAZLA"
Genetik yatkınlığın astım düşüncesince ehemmiyetli ortak etmen bulunduğunu tamlayan Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Özellikle alerjilerde bu bulaşık hâlâ da çok ortaya çıkıyor. Alerjinin varlığı çocukta yüzdelik 40 oranında astım riski oluştururken, çocuğun ana ve babasında rastgele ortak alerjik maraz var ise bu kemiyet yüzdelik 70’e derece çıkar” sanarak konuştu.
Günümüzde tamamı alerjideki kabil astım görülme sıklığında da çoğalma yaşandığına ayraç eden Prof. Dr. Sarıçoban, “Bugün vatanımızda astım görülme sıklığı kestirmece yüzdelik 10. Ancak sınai kur geliştikçe bu frekans artıyor. Özellikle iri vilayetlerde hâlâ efdal oranlarda astım görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“ASTIM ATAKLARININ TEDAVİSİNDE ANTİBİYOTİĞİN YERİ YOK”
Viral enfeksiyonların hem astımın başlamasına bununla beraber bitmeme etmesine neden bulunduğunu kail Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Astım atakları güzel otama edilirse genellikle iyileşir. Ancak maraz arama dibine alınamamışsa temelli değişiklere neden olabilir. Biz de ilk evvela atakları otama ediyoruz. Sonrasında da koruyan ilaçlarla bitmeme ediyoruz. Ayrıca evladı astıma sokan nedenlerin de ortadan kaldırılması dair ailelere önerilerde bulunuyoruz. Bu noktada, astım ataklarının tedavisinde tek biçimde antibiyotiklerinin yerinin olmadığının altını yemek istiyorum” sanarak konuştu.
“ASTIM HASTALIĞI ÇOCUĞUN OKULA GİTMESİNE ENGEL DEĞİL”
Astımın dirim boyu devam eden süreğen ortak maraz bulunduğunu ve evlatların da maraz arama altında tutularak hayatlarına bitmeme edebileceğine ayraç eden Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, ailelere şu önerilerde bulundu:
“Kontrol dibine edilgin astım hastalığı çocuğun okula gitmesine, spor yapmasına kısaca günce yaşamını öbür kollar kabil geçirmesine bariyer değildir. Burada ehemmiyetli bulunan mukteza önlemleri almaktır. Ayrıca astım hastaları enfeksiyona alışmış oldukları düşüncesince tetik etmeleri gerekir. Bunun düşüncesince evlatların ellerini yoğun pıtrak yıkaması sağlanmalı. Aşıları boşlama edilmemeli. Bu noktada ailelerin aklında bulunan soru, astım tedavisinde beğenilen ilaçlar oluyor. Kullandığımız ilaçların akciğerlere rastgele ortak taraf tesiri yok. Bununla beraberce evlatların da gelişmesine bariyer değil. Ancak astım otama edilmezse kollar düşüncesince hâlâ dokuncalı olabildiği unutulmamalı.”
