Düzce
Düzce'de anne ile oğlunun siyez unundan ürettiği ekşi mayalı ekmekler, etraflıca müddet tok tutma, körpe kalma ve besleyen özellikleriyle tüketiciler kabilinden yeğleme ediliyor.
Babaannesinin tarifini kullanan Emine ile oğlu Emre Yüksel'in siyez ununun ekşi mayayla yoğrulmasıyla hazırladığı hamurlar, mayalanıp dinlendirildikten sonradan hususi kaplara alınarak fırında pişiriliyor.
Fırından çıktıktan sonradan da ortak gündüz süresince dinlenmeye bırakılan ekmekler, elan sonradan kesilip dilimlere ayrıldıktan sonradan paketlenerek Türkiye'nin ciharıyek yanına ulaştırılıyor.
Uzun müddet tok tutması, körpe kalması ve besleyen özellikleriyle yeğleme edilen ekşi mayalı ekmekler, sade, cevizli, fındıklı, çekirdekli ve pelemir otlu türleriyle sofraların vazgeçilmezleri ortada arazi alıyor.
"Devletin desteği ile istediğimiz noktadayız"
Kertendüz köyündeki fırını, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığından (KOSGEB) almış bulunduğu destekle site merkezinde çağcıl işletmeye dönüşen Emine Yüksel, AA muhabirine, etraflıca seneler Viyana'da yaşadığını, ekoturizm uzmanı bulunduğu düşüncesince köylerde anadan görme tatlar ve ekmekle ait icraat yaptığını anlattı.
Oğluyla 2 sene evvel atalarından küsurat ekşi mayayla ekmek üretmeye başladığını tamlayan Yüksel, "İki sene evvel babadan küsurat ortak etkisiz ahırda başlayan, sonradan site merkezindeki ortak fırına dönüşen hikayemiz var." dedi.
KOSGEB'den aldıkları destekle istihsal yönünde şişman adımlar attıklarını tabir fail Yüksel, "Devletin bizlere verdiği destekle istediğimiz noktada olduğumuzu görüyoruz. Destek bizim düşüncesince baş döndürücü önemli. Siparişlerimiz olsun, diyetisyenlerimizin sonuç zamanlarda paylaşımları olsun, doktorların bizlere hastalarını yönlendirmesi olsun, şu anda hedeflediğimiz noktada olduğumuzu görüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Pişime makul bir duruma gelmesi 3 haset alıyor"
Emre Yüksel de ekmeğin mayasının asırlar öncesine dayandığını belirterek, "Ekmeğimiz baş döndürücü etraflıca müddet tok tutma niteliğine sahip. Tok tutma özelliği, israfın da önüne geçiyor." niteleyerek konuştu.
Ekmekleri siyez unuyla yaptıklarını özetleyen Yüksel, ürünün nitelikleri karşı şu detayları paylaştı:
"Sadece ekşi maya kullanıyoruz ve içine ceviz, fındık, atom çekirdeği kabil mahsulat koyuyoruz. Ayrıca, yöremizin endemik bitkileri ile pelemir otu kabil mahsulat ile pınar tuzu kullanıyoruz. Ekmeğimiz katiyen savurganlık olmuyor, buzdolabında tutuluyor ve etraflıca istimal süresi oluyor. Türkiye'de en baş döndürücü savurganlık bulunan ürünün ekmek bulunduğunu biliyoruz. Veriler günde 6 milyon ekmeğin savurganlık bulunduğu yönünde. Bu ekmekle israfın önüne geçilebileceğini düşünüyoruz. Bu, bizim düşüncesince baş döndürücü kıymetli."
Yüksel, ekmeğin yapımının sıkıntılı ve etraflıca sürdüğüne ayraç ederek, "Seri üretimle binlerce ekmek üretmiyoruz. Mayalanması, demlenmesi ve pişime makul bir duruma gelmesi 3 haset alıyor. Büyük emek, fedakârlık ve sabırla ortak ekmek sofraya ulaşıyor." dedi.
