USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Disleksiyi yendi, 13 yaşında roman yazarı oldu

Henüz 7 yaşında konulmuş bulunan müşterek çeşit öğrenme bozukluğu bulunan disleksi rahatsızlığını bereketli fazlaca kitap okuyarak yenen Elif Duru Koçal, 13 yaşına ulaştığında "Bir Bellek Hatası" adını verdiği polisiye-fantastik türünde roman yazdı.

Disleksiyi yendi, 13 yaşında roman yazarı oldu
09-10-2021 17:44
İstanbul

Henüz 7 yaşlarındayken namına ortak çeşit öğrenme bozukluğu bulunan disleksi teşhisi konulmuş bulunan ve bu rahatsızlığını ferah dolgunca kitap okuyarak yenen Elif Duru Koçal, 13 yaşında polisiye-fantastik türünde roman yazdı.

İstanbul'da 2007 senesinde doğan Elif Duru Koçal'ın, ilkokula başladığı çağda okuma-yazma dair arka kalmış olduğu gözlemlendi. Okul yetkililerinin hali ailesine bildirmesiyle bilirkişi doktorlara götürülen Koçal'a, meydana getirilen birtakımı testlerle itidalli dozaj disleksi teşhisi konuldu.

Bunun peşi sıra Koçal'ın bu hastalığı aşması düşüncesince ferah dolgunca kitap okuması kaynak edildi. Geçen 7 salname süreçte bu tavsiyeye uyarak daima kitap okuyan Koçal, rahatsızlığını yenmeyi başardı.

Kitaplarla da arkadaşlığı bu süreçte ortak güzel güçlenen Koçal, 10 yaşına vardığında genel ağ üstünde ortak blok sayfası açarak yazdığı endamsız hikayeleri paylaşmaya başladı. Hikaye yazmayı aşırı sevdiğini anlayan Koçal, 13 yaşına vardığında ise "Bir Bellek Hatası" adını verdiği polisiye-fantastik türünde romanını yazdı.

Kitap değirmi serüvenini AA muhabirine özetleyen Koçal, küçükken okumuş olduğu yazarların namına dayanıklı olduğunu, yazarları imza günlerinde görmenin aşırı hoşuna gittiğini, sonunda kendisinin de kitap yazabileceğini düşündüğünü anlattı.

Koçal, daha ilkokula başladığı çağda teşhisi konulmuş bulunan hastalığı kusursuz anlamadığını belirterek,"Bana iane etmesi düşüncesince ortak uzmana gittiğimizde, dolgunca kitap okumam icap ettiğini anlattı ve bana birtakımı yazarları önerdi. Ben onları okumaya başladım. Uzmanın verdiği pratiklerle ve okumanın etkisiyle bu problemim adım adım geçmeye başladı ve kıraat sorunumu yenmemi sağladı. Şu an anca ortak zorluğum yok. Sonrasında yazmaya nazarıitibar duymaya başladım. Rahatsızlığımı yenmem düşüncesince okuduğum kitaplar derece derece arttı ve kitap kıraat etmek bundan hakeza benim düşüncesince ortak beğeni olmaya başladı. Böyle olunca da yazmamak olanaksız oldu." niteleyerek konuştu.

Yazdığı romanı, basılmasının peşi sıra okuldaki arkadaşlarına götürdüğünü özetleyen Koçal, arkadaşlarından görmüş olduğu merakı şu laflarla dile getirdi:

"Benim kitabım kusursuz okulum biteceği devir yayımlandı. Kitabı yazdığım süreçte de arkadaşlarımın bundan haberi vardı zaten. Ama gine de okula götürdüğümde beklemediğim ortak nazarıitibar gördüm. Herkes aşırı sevindi ve benden kitabımı istedi. Yazmayı ve okumayı sevdiğim düşüncesince kişilerin bana sağ açıklık tek değişmedi. Yeni okula gittiğimde oradaki dostlarım da aşırı heyecanlandı. İnsanlara kitap yazdığımı söylediğimde aşırı heyecanlanıyorlar."

Elif Duru Koçal, kendisi üzere okuma-yazma zorluğu çekici ufaklıklara da tavsiyelerde bulunarak, bu hastalığın katiyen geçmeyecek halde düşünülmemesi gerektiğini, alt etmek düşüncesince yollar bulunduğunu, kifayetli dayanak noktası alındığında bu sürecin aşırı havadan bulunduğunu dile getirdi.

Yazmayı planladığı acemi kitaplarının bulunduğunu aktaran Koçal, 2 öykü üstünde çalıştığını, bunlardan birinin gine polisiye-fantastik türünde, ötekinin ise kişilerin sahn hikayelerinden oluşacağını belirtti.

"Duru arkadaşlarına gereğince aşırı daha ortak tomar çalıştı"

Elif Duru Koçal'ın anası Yeşim Koçal da kızının ekol önceleri çağda pabuç bağcıklarını, saç tokasını bağlayamadığını, düğmelerini ilikleyemediğini ayırt ettiklerini ancak bunun dair aşırı düşmediklerini, ilkokula başladığı çağda ise kızının yaşıtlarından arka kaldığını gözlemlediklerini söyledi.

Anne Koçal, şu halde bitmeme etti:

"Duru okuyamıyordu ve yazamıyordu. Bazı harflerle rakamları dar yazıyor, birtakımı kelimeleri tersten okuyordu. Bir mesele bulunduğunu ekol bizlere iletti. Biz bunun ne işe yaradığını aşırı algılayamazken, ortak familya dostumuz disleksi niteleyerek ortak mesele kabil deyince, bizim disleksiyle tanışmamız hakeza başladı. evvel ortak uzmandan iane aldık. O, Duru'ya birtakımı testler yaptı. Orta dozaj disleksi olduğunu, iane aldığında endamsız müddette bunu aşabileceğini söyledi. 1 yıl denli bu arada icraat yaptılar. Duru yaşıtlarına gereğince az buçuk daha ortak tomar çalışmak, boşlamak ve kıraat etmek zorundaydı. Duru ikinci sınıfa vardığında adım adım okumaya ve yazmaya başladı. Eğitim koçunun Duru'ya yaşamı süresince aşırı ortak tomar kitap okuması icap ettiğini söylemesiyle Duru'nun da kitaplarla arkadaşlığı başladı."

Kızının gayrı ufaklıklara gereğince aşırı kitap okuduğunu ve yazdığını tamlayan ana Yeşim Koçal, "Arkadaşlarına gereğince ilkokulda aşırı daha ortak tomar çalıştı, 4. sınıfa vardığında artık, dayanıklı aşırı arkadaşı üzere yazıyor ve okuyordu. Akademik açıdan da tek mesele yaşamamaya başladı. Bu proses bizim düşüncesince hakeza ilerledi." niteleyerek konuştu.

"Yazılarını okumaya başladığımızda kılıç de heyecanlandık"

Anne Koçal, kızının aşırı kıraat etmek durumunda kalınca aşırı ortak tomar kitap almaya başladıklarını kaydederek, şunları anlattı:

"Kitap ayrımı yapmadık. Biz çalgılı çağanaklı olsun, onu sıkmasın, kâfi ki okusun niteleyerek istediği rastgele kitabı aldık. Bu halde aşırı ortak tomar kitap okumaya başladı. ortak müddet sonraları da değirmi başladı. Yazılarını okumaya başladığımızda heyecanlandık. Yazdığı şeyler bizlere ayrımlı gelmeye başladı. Çevremizde yayınevlerinde yayımcı arkadaşlarımıza gösterdik. onlar da ayrımlı ortak doldurulma çeşidi bulunduğunu söyledi. Sonra Duru namına ortak blok sayfası açtı ve orada yazmaya başladı. Bu boyut familya şekilde bizi de aşırı heyecanlandırdı tabii."

Kızı Elif Duru Koçal'ın kitabını tamamlamasının peşi sıra ortak iki yayıneviyle görüştüklerini ve kitabın aşırı beğenilmesi dair basımının yapıldığını, bu durumun menfaatlerini de aşırı bahtiyar ettiğini kaydeden Koçal laflarını şu halde tamamladı:

"Bu yüz mesail canlı çocuklarımız da olabilir, veliler de olabilir. Bunun hemen endamsız ortak proses bulunduğunu bilmelerini, bu ufaklıklara küçük ortak destekle neler yapabileceklerini görmelerini isterim. Asla umutsuzluğa düşülecek ortak proses değil."



SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler