USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Yazar İsmail Özen 28 Şubat'ın gençlerin bilmesi müstelzim ortak proses bulunduğunu söyledi

"Günler Ne Kadar Kısaldı" ve "Babamın Şarkısı" angın hikâye kitaplarının yazarı İsmail Özen, "Gençlere 1990'lı yılları araştırmalarını referans ediyorum. Bu açıdan 28 Şubat, 1990'lı yılların ziyasız dünyasının kapkaranlık birlikte finalidir." dedi.

Yazar İsmail Özen 28 Şubat'ın gençlerin bilmesi müstelzim ortak proses bulunduğunu söyledi
28-02-2022 15:57
İstanbul

Postmodern darbe adına bilinen 28 Şubat sürecini şahsen canlı Özen, AA muhabirine meydana getirdiği açıklamada, abisinin temaşa oyuncusu bulunmasına karşın Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde 30 yılla yargılandığını ve dü buçuk sene hapishane yattığını söyledi.

Özen, kişi vaktinin de o fasıl abisi düşüncesince üç sene süresince rastgele hafta duruşma salonlarında ve cezaevlerinde geçtiğini belirterek, "Abim, koşullu boşaltma edildiğinde 66 ay onanmamış cezası vardı. Bu nedenle İsveç'e sığınma buyurmak mecburiyetinde kaldı. Orada birlikte muhtelif terzilik tutturamadı. Çünkü tiyatroya çılgıncasına tutkundu. Hala İsveç'te 50 kesir yaşlarında ve yaşama tutunmaya çalışıyor. Birkaç iş değiştirdi hemen yaşamı birlikte muhtelif sisteme girmedi. Çünkü istediği, ummuş bulunduğu avlu bu değildi." niteleyerek konuştu.

"28 Şubat'ın en çelimli ayağı basındı"

Kendi eşinin de ayrımsız süreçte öğretmenlikten atıldığına ayraç fail Özen, şu şekilde bitmeme etti:

"O çağda eşimle aday olmamıza karşın yaşamış bulunduğu ruhsal travmaları biliyorum. Mesela peruk takarak derse girmeye çalışmış bulunduğu birlikte devir bayıldığını on paralık unutmadım. Son basamak sade birlikte obje üzere görünen, ancak katsayı engeli sayesinde intihar fail birlikte öğrencim oldu. Bütün bunların sorumlusu kim? O çağda 28 Şubat'ın en çelimli ayağı basındı. Gazetelerde faşistçe kolluk atan, televizyonlarda galiz duyum yapanların şimdilerde hak ve hürriyet nutukları atmaları kusursuz birlikte yağız humor örneği."

28 Şubat'ı kişi özelinde de değerlendiren Özen, "Kendi adıma ayakta eğleşmek düşüncesince çabaladığım, birlikte yönüyle de olgunlaştığım bulut ve kırgınlık yıllarıydı. O güre yaşlarımda abim cezaevindeydi, eşim başörtüsü zımnında öğretmenlikten atılmıştı. O senelerde bize, avlu tarzımıza erinç hesaplı yağız propagandaları, dip kini anlayamamıştım. Hala da bunları aklımda mantık birlikte yere koyamadım. En baş döndürücü üzüldüğüm de bu ışıksız sürece dayanak verici matbuat çalışanlarının tek sorumlulukları yokmuş üzere hayatlarına bitmeme etmeleri." ifadelerini kullandı.

"Hiçbir hikâye bu acıları, travmaları yaşandığı üzere anlatamaz"

İsmail Özen, tamamı bu yaşadıklarından ve gördüklerinden şahsen yola çıkarak kaleme almış bulunduğu önceki romanı "Karlı Bir Gece Vakti" yoluyla da gençlerin 28 Şubat'ı araştırmasına, öğrenmesine okazyon peyda buyurmak istediğini kaydetti.

Ketebe Yayınları'ndan çıkan "Karlı Bir Gece Vakti"nin kusursuz adına 28 Şubat'ta yaşanmış bulunan acıları özetleyen birlikte hikâye olmadığının altını çizen Özen, "Çünkü tek hikâye bu acıları, bu travmaları yaşandığı üzere anlatamaz. Bu anlamda kitap, birlikte fasıl romanı ihtimal hemen kusursuz anlamıyla birlikte 28 Şubat romanı değil. Yazarken ilkin gençlerin romanımdan hareketle o dönemleri araştırmasını istedim. Çünkü romanın art planında 28 Şubat birlikte kaynak üzere akıyor." dedi.

Özen, romanda hikayenin Susurluk ilçesinin bulunduğu çağda 1996'da başladığını ve 11 Ekim 1998'de başörtüsü düşüncesince el ele eylemleriyle sona erdiğine dikkati çekerek, "28 Şubat zamanına müteallik dayanıklı baş döndürücü obje romanda karşımıza çıkıyor. Ama okuyanlar da görecekler romanım, hâlâ baş döndürücü o devre verilen artmış birlikte darülfünun öğrencisinin, ailesinin ve dostlarının ihtisas dünyalarına odaklanıyor. Zaten konusu ne olursa olsun romanlar insanı, belli birlikte perspektifi bulunan karakterleri anlatır." değerlendirmesinde bulundu.

Eseri yazarken 28 Şubat süreciyle ilgilendiren etraflıca birlikte araştırı yaptığını aktaran İsmail Özen, şunları anlattı:

"Gazete ve sütun arşivlerine, YouTube'daki belgesellere, videolara yeniden yine baktım. O devri bilfiil yaşamayanlara birlikte görünge sunmak, tarihe şahsi birlikte yük atlanmak istedim. Şimdi arada sırada içtimai medyada, nostaljik birlikte yaklaşımla 1990'lı yılların güya arı sili birlikte dünyaymış üzere yansıtıldığını görüp bitik biçimde üzülüyor, öfkeleniyor ve şaşırıyorum. Köyler yakılıyordu o yıllarda, az hâlâ rastgele ay birlikte gazeteci, doyum lideri öldürülüyordu. Sivas ve Başbağlar Katliamı ve hâlâ dayanıklı baş döndürücü olay. O zamanın sütun arşivlerine kolaylıkla ulaşılabiliyor. Gençlere 1990'lı yılları araştırmalarını salık mektubu ediyorum. Bu anlamda 28 Şubat, 1990'lı yılların ışıksız dünyasının kapkaranlık birlikte finalidir."

Özen, eşinin ve abisinin yaşadıklarına, hissettiklerine romanda dokunmak istemediğini dile getirerek, "Abimin yaşamı 50 kesir senedir istediği üzere olmadı, olamadı. Bu birlikte romanda anlatılabilir mi? Zaten romanlarda duyguları tanıdık şekliyle kısaca birlikte arkadaşa anlattığınız üzere söylemeye kalkıştığınızda klişeye düşüyorsunuz. Öte taraftan şişman teessürat dilsizdir, anlatılamaz yani. Ama zamanı anlamda 28 Şubat devri anlatılabilir." biçiminde konuştu.





SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3799+64
2Fenerbahçe3796+62
3Trabzonspor3764+17
4Başakşehir FK3758+10
5Beşiktaş3756+6
6Kasımpaşa3753-4
7Alanyaspor3751+3
8Sivasspor3751-8
9Çaykur Rizespor3750-8
10Antalyaspor3748-5
11Adana Demirspor3744-3
12Samsunspor3743-8
13Kayserispor3742-12
14Gaziantep FK3741-8
15Konyaspor3741-11
16MKE Ankaragücü3740-4
17Hatayspor3738-9
18Fatih Karagümrük3737-5
19Pendikspor3737-30
20İstanbulspor3716-47
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler