Araklı ilçesine ilişkin Kaymaklı Mahallesi'nde 'Fero' adlı köpeğin malikine bulunan bağlılığı görenleri duygulandırıyor. 92 yaşındaki Ömer Güven, tahminî 12 sene ilkin eşini kaybetmesinin arkası sıra Kaymaklı Mahallesi'ndeki evine yerleşti. Burada iyesiz pisik ve köpeklere bakmaya başladı. Çevresi kabilinden efsanevi sever adına bildik Ömer Güven, 11 sene ilkin iyesiz bulunan 'Fero' adını koyduğu 'Alman Kurdu' da denilen köpeğe bakmaya başladı. Yıllar içinde Fero ile arasındaki yârenlik değişik güçlendi. 29 Ekim haset rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan Ömer Güven'in hafta sonu ölmüş bünyenin eve geldiğini gören Fero, sabaha derece tabutun başında keşik tuttu.
Sahibinin gömülmesini izleyen Fero, 4 gündür mezarın hesabına yatarak malikine bulunan sevgisini gösteriyor. 4 gündür mezarın başından bir an olsun ayrılmayan Fero, mezarın hesabına yatarak toprağı kokluyor.
Babaları öldüğünde Fero'nun kendileriyle baş başa ağladığını kail Ömer Güven'in çocukları, babalarıyla Fero ortada hususi bir bağın bulunduğunu dile getiriyor. Ömer Güven'in efsanevi sever bir kişiliğe eş bulunduğunu tamlayan mahalle sakinleri, bu durumun her insana kip bulunduğunu söylüyor.
"İki güneş aşındırmak yemedi"
Babasının eksiksiz hayvanları baş döndürücü sevdiğini tamlayan Sevilay Sürül, "Fero'yu baş döndürücü severdi. Onun da babama huzur emniyetsiz bir sevgisi vardı. Nereye otursa kucağındaydı. Her devir onun peşindeydi. Onunla yöntemince konuşurdu. İnanılmaz bir sevgileri vardı karşılıklı. Buraya gelirken babamı arar ve bir tutkusu olup olmadığını sorardım. O da bana ilkin köpeklerinin yemeklerini almamı söylerdi. Bu bizim düşüncesince kaide kabilinden bir şeydi. Babam öldüğünde emniyetsiz bir halde üzüldü. İki güneş aşındırmak yemedi yatmadı. Her sabahleyin Kuran bitene derece mezarın üzerinde yattı. Babam eksiksiz hayvanları severdi beslerdi fakat Fero ile hususi bir bağı vardı" dedi.
"Mezarın hesabına yatıyor, onu kokluyor"
Babasının hayvanları baş döndürücü önemsediğini kail kızı Sevil Güven ise "Babam hem müşterilerini hem hayvanları baş döndürücü dost hareketli bir insandı. Hayvanları aşındırmak yemeden kendisi de yemezdi. evvel onları yedirirdi. Yemeklerini saati saatine verirdi. Fero iyesiz bir köpek adına köye gelmişti. Babam da onu sahiplendi. Babam Fero'yu baş döndürücü severdi. Bir baş döndürücü kere yavruladı. Babam onlara da baktı. Babamı hastaneye kaldırdığımız tün ezanı Fero da yanımızdaydı. Babamın o vaziyetini gördü. Ertesi haset babamın cenazesini eve getirdiğimizde sabaha derece tabutun yanından ayrılmadı. Mezara gömüldüğünü de gördü. Bizimle baş başa mezarlığa geliyor. Mezarın hesabına yatıyor, onu kokluyor" halinde konuştu.
"Camiye derece baş başa gelirlerdi"
11 senedir Kaymaklı Mahallesi'nde fariza özne Merkez Cami İmamı Murat Gençtürk ise "Ben önceki el hakeza bir vakaya tanık oluyorum. Ömer amcamızla baş döndürücü dobra bir komşuluğumuz dostluğumuz vardı. Biz onu elan baş döndürücü efsanevi sever kişiliği ile tanıyoruz. Maaşının şişman bir bölümünü hayvanları düşüncesince harcardı. Camiye erişince köpekleri de onunla gelirdi. Kapıda o çıkana derece beklerlerdi. Ömer baba yarısı hastaneye kaldırıldığında eve dönmedi. Köpeği Ömer amcanın eve gelmediğini görür görmez aşındırmak caba yememiş. Köpeği Ömer amcaya baş döndürücü düşkündü. Bu sabahleyin mezarda Kuran okurken köpeğin mezarın hesabına yatarak mezara kafasını sürdüğünü gördüm. Ömer amcanın hayvanlara beslediği sevgiyi hayvanları da ona huzur besliyordu. Bu tavırlar gelişigüzel müslümanın sergilemesi müstelzim davranışlar. Bize bunların kip olması gerekir. Ömer amcamıza Allah yağmur eylesin" sanarak konuştu.
"Gözlerinden gözyaşı aktığını gördük"
Fero'nun baş döndürücü üzüldüğünü dile getiren Kaymaklı Mahallesi muhtarı Temel Yılmaz ise "Ömer amcamız ölüm edeli üç güneş oldu. Kendisi hayvanseverdi. Bir baş döndürücü hayvana bakıyordu. Köpeği Fero baş döndürücü üzüldü. Hatta gözlerinden gözyaşı aktığını gördük. Ömer amcamız çarşıya giderken köpekleri onunla giderdi. Camiye gidince köpekleri de onunla baş başa camiye giderdi. Peşinden ayrılmazlardı. Hayvanlara baş döndürücü düşkündü. Bazen 1-2 aylığına İstanbul'a giderdi. O tam bizlere dengesiz ederdi hayvanları. Ben, hocamız ve evlatları hayvanlarla ilgilenirdik. Ömer baba yarısı döndüğünde zooloji sevinirdi. Fındık tarihi az buçuk rahatsızlanmıştı. O devir caba hayvanlarını bekâr bırakmadı. Allah yağmur eylesin baş döndürücü dobra bir insandı" ifadelerini kullandı.
Kenan Akyüz-Ozan Köse
