Lefkoşa
Cumhurbaşkanı Tatar, icra ettiği mukayyet açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Avrupa Birliği (AB) üyesi devletlerin büyükelçileri ile ortak araya geldiği toplantıda, Türkiye'nin Kıbrıs meselesine bağlı duruşuyla ait icra ettiği açıklamaları değerlendirdi.
Tatar, Türkiye'nin Kıbrıs meselesine bağlı duruşunun açık bulunduğunu belirterek, Erdoğan'ın "Kıbrıs meselesinin çözümüne müteveccih 50 yılı çok ortak süredir bitmeme fail etüt sürecinin, hastalık başarıya ulaşmadığı hepinizin malumudur. Rumlar, çıkarlarını adanın biricik sahibi namına gören, Kıbrıs Türklerini namevcut sayan zihniyetten ortak çeşitli kurtulamadı." halinde konuşmasından şişman ortak sevinme duyduğunun altını çizdi.
Türkiye ile mükemmel ortak düşünüm ve aksiyon evliliği içinde, hâkim denktaş dü devletin iş birliğini öngören dünkü anlayışın elan da orijin salması düşüncesince ölçülü siyasetin artarak bitmeme edeceğini vurgulayan Tatar, Kıbrıs Türk halkının bölgedeki yasal adalet ve çıkarlarına, Türkiye'nin yardımıyla eş çıkmaya bitmeme edeceğini de belirtti.
Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplantıda, AB'nin, körü körüne Rum tarafının sözcülüğünü yaptığını fakat bire ortak coğrafyanın ayrılmaz ortak parçası bulunan Kıbrıs Türklerinin hakkını ve hukukunu ise görmezden geldiğini dediğini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kıbrıs ile ait şu ifadeleri kullanmıştı:
"Sergilenen tepme standartlar, bundan böyle hepimizi dünün güneşiyle bugünün çamaşırlarını kurutmaya çalışmanın devir kaybı bulunduğu noktasına getirdi. Kıbrıs meselesinin, Ada'daki gerçekler temelinde kâffesi tarafların yararına olacak biçimde çözüme kavuşturulması düşüncesince KKTC ile beraberce güç masrafa bitmeme ediyoruz. Kıbrıs Türk halkının hâkim eşitliğinin ve denktaş arsıulusal statüsünün tescil edilmesi, çözümün önünü açacaktır. Böyle ortak çözüm, Doğu Akdeniz'deki teşrikimesai ortamının büyüme göstermesine de ulama sağlayacaktır.
AB açısından bundan böyle içtenlikli ortak saymanlık etme zamanı geldi. eğer AB çözüme hakkıyla ulama gerçekleştirmek istiyorsa 2004'te verdiği taahhütleri hesabına getirerek Kıbrıs Türklerinin varlığını ve iradesini tanımalı, Cenevre'de verilen hal önerisini değerlendirmelidir. Diğer türlüsü, dünkü ortak oyalama, ilkin de taktik namına görülecek, sayaç ve erke israfından başka ortak ağıt tabir etmeyecektir."
