Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi'ndeki programa CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun beraberinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP Muğla milletvekilleri Suat Özcan, Süleyman Girgin, Mürsel Alban ve Burak Erbay ile kaymakamlık şehremaneti başkanları, CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu ve partililer katıldı. Törenin açım konuşmasını eden Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, il genelinde bitirdikleri ve yaşama geçirecekleri projeleri anlattı. Gürün'ün arkası esna CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme müteallik açıklamalarda bulundu.
'ÜLKEYE GERÇEK DEMOKRASİYİ GETİRECEĞİZ'
Konuşmasında Muğla'dan övgüyle bahseden Kılıçdaroğlu, "Muğla, Türkiye'nin delik bebeği kentlerinden biri. 81 ilden katı baş döndürücü yurttaşı bağrına basan ortak kentimiz. Belediye başkanlarımız ne genişliğinde iyi işlev verirlerse o genişliğinde iyi ortak düz oluşuk olacak. Her yatırımın ne kadara dünyalık bulunduğu yazılı. Bu detay demokrasinin aslını belirleyen ortak ayrıntıdır. Hepimiz ödediğimiz verginin hesabını sorabilirsek, o devir bu ülkeye esas demokrasiyi getireceğiz. Merkezi hükümet envestisman yapıyor ama ne kadara yapıldığı ticari sır. Parasını ego ödeyeceksem bunun ticari sırrı mı kabil ? O devir devletin transparan olması lazım, Osman Başkan'ın transparan bulunduğu gibi. Uluslararası derecelendirme kuruluşları diyorlar ki, Muğla'nın mangır notu 3A. Olağanüstü ortak rakam. Yani hükümetin almış bulunduğu krediden baş döndürücü şimdi bağan faizle mangır benimseme etme olanağına sahip. Uluslararası dünyalık kuruluşları, merkezi hükümete yeteri genişliğinde güvenlik duymazken, Muğla Büyükşehir Belediyesi'ne baş döndürücü şimdi ortak tomar güvenlik duyuyorlar. Bütün şehremaneti başkanlarımız ayrımsız ilkelerden yola çıkarak işlev veriyorlar" dedi.
'BU KIŞ ALLAH FAKİRE FUKARAYA YARDIM ETSİN'
İlkeli siyasetin önemini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Harcadığınız mangır vatandaşın parası, hepsinin hesabını vereceksiniz. Asla yurttaşlar ortada farklılık yapmayacaksınız. Yoksul mahallelere fazlalık ayrımcılık yapacaksınız. Yerel yönetimlerinde yaptıklarımızın şimdi fazlasını Türkiye genelinde yapacağız. Vatandaşların şişman sıkıntıları var biliyorum. Az ilk vatandaşları dinledik. Az kazandıklarından, katı baş döndürücü şeyden yakınma ediyorlar. Bu huzursuzluklar Muğla'ya başmaklık değil benzeşim Kars'ta da Adana'da da yapılıyor. Önümüzde şita var. Gerçekten bu şita Allah fakire fukaraya iane etsin. Nasıl ödeyecek yurttaş faturalarını? Tepedekiler bunun bilincinde değiller. Sanıyorlar ki gelişigüzel obje kendilerinin yaşamış bulunduğu gibi. Sarayın hayat seçimi ile vatandaşın hayat seçimi ortada 180 basamak ayırt var. Büyük teessürat var" ifadelerini kullandı.
KILIÇDAROĞLU'NDAN 'KARA KIŞ FONU KURULSUN' ÇAĞRISI
Kılıçdaroğlu şita kocaoğlan düşüncesince hükümete ortak çağrıda bulunduğunu hatırlatarak, "Bugün güçlü 1,5 milyonu ortak tomar elektriği doğranan bölük sayısı var. Hükümete ortak 'kara şita fonu kurun' dedim. Kendilerine, 'benim tavsiyelerimi dinlerseniz sizin oyunuz artabilir ama umurumda değil, davet cihazı yurttaş adınadır' dedim. İsteğim, bu ülkede ne partiye oy verirse versin gelişigüzel vatandaşın erinç süresince yaşamasıdır. Kendilerine kere gösteriyoruz. Kendileri bundan sonra ülkeyi yönetemiyorlar. Her sabık çağ vatandaşın sırtındaki ağırlık ağırlaşıyor" dedi.
Kendisine yönelik tehditler bulunduğunu kail Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet'in 98'inci yılını kutluyoruz. Hepimizin Cumhuriyet Bayramı mutlu olsun. Yarın bunu kutlayacağız ve cumhuriyetin ikinci yüzyılına hazırlanacağız. Geçen yüzyılda darbeler oldu, gepegenç fidanlarımız, başbakanlar ölüm cezası cezası cezası edildi. İkinci yüzyılda kadın-erkek eşitliği, bayanların toplumsal ve iktisadi hayatta şimdi baş döndürücü toprak almasını istiyoruz. Gençlerimiz aylak kalmasın istiyoruz. Türkiye'nin itibarı olsun diyoruz. İkinci yüzyılda tek ülkenin mutluluk başkanı bu ülkenin başkanına 'aptal olma' diyememeli, bunu benimseme etmemeliyiz biz. Onlar acılara kendince koruyucu olmuyorlar. Biz koruyucu olacağız. Biz güzel, doğru, ahlaklı komuta etmek istiyoruz. Yönetimin gelişigüzel evresinde vatandaşa aritmetik özgülemek istiyoruz. Son senelerde siyasette kemikleşme var. Bana yönelik tehditler var. Hiç ama hiç umurumda değil. Benim en şişman güvencem, bu ülkenin muhterem insanlarıdır. Ben tek farklılık yapmadan şahıslara işlev eylemek istiyorum" dedi.
'FERİŞTAHLARI GELSE İNANDIĞIM YOLDAN BENİ GERİ DÖNDÜREMEZLER'
Kılıçdaroğlu laflarını şu şekilde sürdürdü:
"Terörle uğraş edilecekse, bu ülkenin muhterem polisleri, tanınmış gururlu askerleri yapar. Yabancı askerler gelecek, Türkiye'de terörle uğraş edecek bana da 'Buna beli de' diyorlar. 'Evet' dersek Cumhuriyet'e çıyanlık etmiş oluruz. Bu ülkenin topraklarına ecnebi postallar bassın istemem. Yarın kasa doğacak sandığa gideceksiniz. Hep bu arada Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında Cumhuriyet'imizi esas açıdan demokrasiyle taçlandıracağız. Ne yaparlarsa yapsınlar, feriştahları gelse inandığım yoldan beni art döndüremezler. Ben bu ülkeye işlev etmeye and içmiş ortak kişiyim. Sarayda oturan kişi 'Çok şişman teessürat var biliyorum az kaldı' demiş. Çok akıllıca söylüyor. Evet az kaldı, baş döndürücü geçenlerde daima bu arada geçici edeceğiz."
