Ramallah
Bakanlıktan meydana getirilen kayıtlı açıklamada, "İşgal yönetiminin, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te Filistinlilere ilişik topraklar ve gayrimenkullerle dayalı işlediği biçimsiz suçların yoğun endişeyle izlendiği" belirtildi.
Açıklamada, dayalı insanoğlu hakları kurumlarının, İsrail'in iskân birimleri faaliyetlerini mübalağa etmek ve Filistinlilerin elan aşkın topraklarına el ayırmak düşüncesince Doğu Kudüs'teki emlak ve arazilerin mülkiyetiyle dayalı düzmecilik yaptığını ortaya çıkardığı kaydedildi.
Doğu Kudüs'te neymiş "toprak uzlaşması" süreci ismi altındaki işlemlerin, asılsız ve kanun dışı, arsıulusal hukukun, imzalanan anlaşmaların ve arsıulusal kararların açıkça ihlali olduğuna ilgi çekilen açıklamada, arsıulusal topluma ve insanoğlu hakları kuruluşlarına, bu meseleyle şişman ortak ciddiyetle ilgilenmesi ve bu biçimsiz suça ortak an evvel sonuç verilmesi düşüncesince İsrail'e edisyon yapılması çağrısı yapıldı.
Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Din İşleri Müsteşarı Mahmud el-Hebbaş da yayımladığı kayıtlı açıklamada, doğum, ölüm, evlenme, ayrılma kalıt denli mevzularda Filistin topraklarında kanuncu ve şeri yetkinin, Filistin şeri mahkemelerine ilişik olduğunu, İsrail mahkemelerinin bu mevzularda tek yetkisinin bulunmadığını vurguladı.
Hebbaş, İsrail ordusu çeşidinden maruz kararın arsıulusal hukuka ve Cenevre Sözleşmesi'ne karşıt bulunduğunu ve Filistin müesseselerinin yetkilerine açıkça ortak atak oluşum ettiğini belirterek, bu mahkemelerden kalıt dair çıkan kararların, rastgele ortak kanuncu dayanağı ve kıymeti olmadığını kaydetti.
İsrail medyasında toprak meydan haberlere göre, İsrail ordusuna ilişkin Merkez Komutanlığı, yurtlarını yerleşimcilere feda etmek talip Filistinli satıcılara, İsrail mahkemesinden mirası sınırlama sonucu almalarına müsaade verici ortak değişmeyen çıkarmıştı.
İsrail merkezli yapı Planlama Hakları Planlayıcıları (BİMKOM) da geçmiş yayımladığı raporda, Tel Aviv yönetiminin, engelleme altındaki Doğu Kudüs'te toprak meydan arazileri Yahudi yurttaşlar hesabına tescil ettiğini bildirmişti.
Bu kayıtların Filistinlilerin bilgisi haricinde yapıldığına ilgi çekilen raporda, İsrail'in Kudüs bölgesindeki tapu tescil projesi kapsamında, Um Harun ve Şeyh Cerrah mahallelerinin de aralarında bulunmuş olduğu Doğu Kudüs'ün birtakım bölgelerinde işlemlerin yapıldığı aktarılmıştı.
BİMKOM, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki tapu tescil icraatlarına gönül rahatlığı Filistinlilerin haklarını savunuyor.
Filistin, İsrail'in "tapu tescil projesini" reddediyor
İsrail'in, Kudüs'teki mülklerin tapuya tescil edilmesi düşüncesince geliştirdiği tapu tescil projesinin 2020 yılı öncesinde yaşama geçirildiği tabir ediliyor.
Filistin Devlet Başkanlığı, 19 Eylül 2021'de icra ettiği açıklamada, İsrail'in Kudüs'te uygulayacağı tapu tescil projesini reddettiklerini ve tanımadıklarını bildirmişti.
Kudüs halkına İsrail'in neymiş tapu tescil projesi kapsamında muamele yapmamaları çağrısında bulunulan açıklamada, projenin "İsrail'in Kudüs'ü munzam ika planının sakıncalı ortak parçasını asimilasyon ettiği" aktarılmıştı.
İsrail'in 1950 senesinde çıkardığı "Gaiplerin Mülkleri Yasası"na göre, Kasım 1947'ye denli İsrail devleti sınırlarını ayrılma fail yahut hicret edenler "gaip" şekilde tanımlanıyor. Söz konusu şahısların araziler karışma topu topu mülkleri, evleri, kasacı hesapları "gaip mülkü" sayılarak, iyelik hakkı devlete devrediliyor.
