Balıkesir
Durabeyler Mahallesi'nde dünyaya mevrut 53 yaşındaki Halil Çakal, hâlâ bebek yaşta müşterek kahvehanede çalışmış olduğu tam Ferdi Tayfur'u aşırı sevilmiş olduğu düşüncesince şarkılarını kulaktan müşterilerine çay servis etti.
Seyyar müşterek kasetçi ile tanıştıktan sonraları 1985 senesinde bu mesleği hazırlamaya süregelen Çakal, dinlediği Ferdi Tayfur kasetlerini bireylere duyurmak düşüncesince müşterek sene sonraları 11 metrekarelik iş yerini devraldı.
Çakal, 36 salname iş durumunda demincek adeta gelişigüzel bir tanesi geçmişseverlik bulunan kasetleri 10 ila 30 liradan satışa sunuyor.
Son nefesine denli mesleğini yapmayı düşünen Halil Çakal'ın en iri düşsel ise aşırı sevilmiş olduğu Ferdi Tayfur ile tanışmak.
Evli ve müşterek bebek babası Halil Çakal, AA muhabirine, kasetçilik mesleğinin 2000 yılına denli dobra bulunduğunu fakat değişen teknolojinin gelişmesiyle arka planda kaldığını söyledi.
Şu an elinde 5 bin otantik kaset ile 1000 CD bulunduğunu özetleyen Çakal, şöyleki konuştu:
"Bu mesleği yaşatmaya çalışıyorum. Düğün, nişan çekimleri de yapıyorum. Eskiden pazarlara, panayırlara giderdim. Panayırda kaseti taktığımda müziği duyan yurttaşlar daima yanıma gelirdi. Yetiştiremezdim, aşırı satardım. Panayıra 5 güneş dükkan açardık. O 5 günde tek satmasam 1000 kaset satardım. O devir dobra servet kazanıyorduk. Bu iş internete düşmüş olduğu düşüncesince şu anda maatteessüf çırpınıyor. Eskiden ayda averaj 400 kaset satıyorduk. Şu anda 50 kasete denli düştük. Onu da 'ben kasetten vazgeçmem' diyenler alıyor. Bir müşterim güzeşte güneş geldi. Mahsun Kırmızıgül'ün acemi albümünün CD'sini istedi. Soracağız, basıldıysa ona getirteceğiz."
Halil Çakal, Ferdi Tayfur, İbrahim Tatlıses ve Orhan Gencebay'ın kasetlerinin ilçede aşırı satılmış olduğu değinerek, Ciguli'nin "Binnaz" albümünün kasetinden 300-400 sattığını anlatım etti.
"Unkapanı'nda saatlerce esna beklerdik"
Eskiden Unkapanı'na gittiğinde kaset kabul etmek düşüncesince esna beklediğini hatırlatan Çakal, "Saatlerce tam bekliyordum. 500 kasetten aşağılık vermiyorlardı. Orada sonsuz müşterek neşe havası esiyordu. En akıbet 2007 senesinde oraya gittim. Sanki müşterek cezaevine dönmüş. Eskiden yüzlerce şirket vardı. Şu an toplasam 15 şirket kalmıştı. Şimdilerde ise 7-8 kıta kalmış olduğu söyleniyor." diyerek konuştu.
Halil Çakal, işini sevilmiş olduğu düşüncesince sürdürdüğünü ve kimsede sıfır kasetlerin kendisinde bulunduğunu anlatım ederek, şunları anlattı:
"Mesleğimi özne sağlam kimesne kalmadı. Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde müşterek bireyin yaptığını duydum. Geçenlerde Bigadiç'ten müşterek isim geldi. Orhan Gencebay'ın kasetlerinin serisini aldı. İnternetten ısmarlama ediyorlar. Onlara da araştırma görevlisi oluyorum. Kütahya'da Şükrü Uçak ağabeyimiz bu işi yapıyor. En akıbet güzeşte sene yanına gittim, dükkanın önüne kasetleri koymuş tanesi 2 liralık yazmış. Gerçekten aşırı üzüldüm, öleceğim aklıma gelirdi lakin bu işin bu duruma düşeceği aklıma gelmezdi.
Bu mesleği gittiği yere denli götürmeyi düşünüyorum. Ben öldükten sonraları kasetlerim kimsesizler derneğine bağışlansın paraya çevrilsin, faydası olsun. Hayranı olduğum Ferdi Tayfur'u gitmek istiyorum. Onun 'Ben de özledim', 'Yuvasız Kuşlar' kasetleriyle büyüdük. Onun kasetlerini binlerce satmışımdır. Son el onu gitmek isterim. Allah ona da levent boylu ömürler versin."