Yaşam

Kütahyalı koleksiyoner tespih kültürüne araştırmalarıyla enerji tutmaya çalışıyor

Kütahyalı koleksiyoner Mehmet Emin Başyiğit, tespih kültürünün doğacak nesillere aktarılması düşüncesince düzentileme yürütüyor.

Kütahyalı koleksiyoner tespih kültürüne araştırmalarıyla enerji tutmaya çalışıyor
14-01-2022 13:37
Kütahya

Tespihe merakı çocukluğunda süregelen ve kısaca 150 parçadan oluşan koleksiyonu mevcut 27 yaşındaki Başyiğit, eserleri günümüze denli vasıl Osmanlı ve Cumhuriyet devri tespih ustalarının isimlerinin tespitine müteveccih çalışmalarını sürdürüyor.

Başyiğit, AA muhabirine, 11-12 yaşında şehrin zamanı mekanlarındaki dükkanlardan emektar tespihleri incelemeye ve satın almaya başladığını, merakından ötürü tespih koleksiyonerleri ve ustalarıyla tanıştığını söyledi.

Ustalara hususi tespihler yaptırdığını, merakını resmileştirmek düşüncesince koleksiyoner vesikası aldığını tamlayan Başyiğit, şöyleki konuştu:

"Yaptığım incelemelerde Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ilgilendiren tespih ustalarının isimleri, bitirdikleri eserlerin şekil, formları ve bulunmuş olduğu bölgeleri belirleme ettim. Tespih ustalarıyla alakadar nice belgeye ulaştım. Bu araştırmalarımın iri yönünü el kütüphaneleri, Ayasofya Kütüphanesi, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi'nde yaptım. İnternet siteleri üstünden arşivlerde araştırı yaptım. Araştırmalarımda 21 tespih ustasının adları ve icazetname verdiği insanların isimlerini belirleme ettim. Bugüne denli Sultan 3. Selim'in tespih ustası İncici Mehmet Efendi, Mevlanakapılı Mahmut Usta, Beşiktaşlı Sağır Rıfat Usta, Akgerdanlı Mehmet Cemil Efendi, Kehribarcı Ali Baba, Yamalı Nuri Usta, Beylerbeyli Galip Başsaka Usta üzere en emektar tespih ustalarının isimlerine ulaştım. Kaynaklardan bu ustaların avlu hikayelerini inceledim."

Başyiğit, kısaca 150 tespihten oluşan koleksiyonunda emektar ustalardan Mevlanakapılı Mahmut Usta, Beşiktaşlı Sağır Rıfat Usta, Beylerbeyli Galip Başsaka Usta ile çağımız ustalarından Zekai Şenyurt, Hüseyin Çelik, Cem Aral, Bahri Bülbül ve Mehmet Arcasoy'un eserlerinin bulunduğunu dile getirdi.

"Sanatsal meydana getirilen tespihlerin hepsinin müşterek ruhu var"

Mehmet Emin Başyiğit, iri kısmı bağış bulunan içsel kıymeti faziletkâr tespihlerini derlem envanter defterine kaydettirdiğini anlattı.

Gelecekte müşterek tespih müzesi oluşturmayı amaçladığına yer veren Başyiğit, "Geleneksel Türk tespih sanatının doğacak nesillere aktarılması düşüncesince dokümanter çekimlerine başladık. Günümüzdeki tespih ustalarıyla röportajlar yaptım. Daha sonraları da müşterek araştırman yerine bilgilik projem var." ifadesini kullandı.

Başyiğit, müşterek tespihin ne devirde ve ne ustaya ilgilendiren bulunduğunu bellemek düşüncesince en önce imame, boşluk durak, evin formlarına, havşa yöntemleri ve kemane izlerine baktığını, buna gereğince çıkarımlar yaptığını aktardı.

Osmanlı zamanında tespih imalinde hâlâ aşırı zümrüt, akik, inci, öd ağacı, zeytin ağacı, kuka üzere tabii materyallerin kullanıldığını, 1930'lu zamanlardan sonraları ise ağırlıklı yerine bireşimli materyallerin yeğleme edildiğini özetleyen Başyiğit, "Bana göre, sanat içerikli meydana getirilen tespihlerin hepsinin müşterek ruhu var. Usta tespihi yaparken kendiliğinden müşterek zerre ekliyor. Aslında elinize müşterek tespihi aldığınız devir onu tespih yerine değil, ustanın el emeğinin müşterek parçasını elinize almış üzere müşterek duygular veriyor bize." dedi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?