İzmir
İzmir Ekonomi Üniversitesi Sürdürülebilir Enerji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Efe Biresselioğlu, AA muhabirine, Avrupa kıtasının 2050 yılına derece "karbon ruhsuz birlikte kıta" olma gayesi bulunduğunu, bu kapsamda Avrupa'da yenilenebilir enerjinin payının tedricen arttığını, taşıl mahrukat kaynaklı enerjinin payının ise düştüğünü belirtti.
Avrupa genelinde kömür santrallerinin kapandığına, gaz ile cazibe üreten tesislerin kapasitesinin düşürüldüğüne ayraç fail Biresselioğlu, "2020 bakımından baktığımızda, Avrupa'da yenilenebilir enerjiden imal edilen elektriğin oranı taşıl yakıttan imal edilen elektriğin payından hâlâ erdemli birlikte bir duruma geldi fakat müstevli daha sonra ekonomilerin hızlıca canlanması ile tedarikçiler az buçuk tedariksiz yakalandı. Bunun yanında AB özelinde gaz stokları da az seviyelerde yakalandı. Bu da bulunan krizi ortaya çıkaran nedenlerin başlangıcında arazi alıyor." niteleyerek konuştu.
Biresselioğlu, Avrupa'nın en şişman gaz tedarikinin Rusya ve Norveç'ten sağlandığına aksan yaparak "Rusya, Ukrayna üstünden AB'ye revan gazı birtakım gerekçelerle kısıntı sonucu aldı. Norveç'teki tesisler de iş çalışmasına girdi. Bu konjonktürde fiyatlar iyice arttı. Yıl esasen buyana gaz tutarları az hâlâ yüzdelik 400 kalık durumda." dedi.
Sürecin arz yağı ve kömürde de tutarları artırdığını, bunun tamamı dünyayı etkilediğini fakat Avrupa'nın tedariksiz yakalandığını özetleyen Biresselioğlu, enerji maliyetlerindeki artışların büyümekte bulunan devletleri aksi etkileyebileceğine ayraç etti.
Biresselioğlu, şu şekilde konuştu:
"Atılması müstelzim en ehemmiyetli adım, enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi. Yani dört başı mamur yumurtaları bire birlikte sepete koymamak lazım. Özetle bire birlikte enerji kaynağına, rotaya, tedarikçiye erdemli birlikte miktarda ilişkin olmamak gerekiyor. Buradan sıyrılmaya çalışan, planlarını, politikalarını geliştiren devletler krizden hâlâ az etkilenebilir. Bütün enerji kaynaklarından optimal birlikte şekilde müstefit olmak en akla yatkın yöntem.
Enerji verimliliği terimi da bu süreçte hâlâ kesif gündeme doğacak zira enerji verimliliği duyurulmayan birlikte yakıt. Bu sayede dışa bulunan bağımlılığımızı azaltmış oluruz. Enerji verimliliği gündemimize hâlâ aşırı gelmeli ve bunu üstüne yönelmeliyiz."
"Dışa bağımlığının azaldığı birlikte enerji sistemi kurulabilir"
Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırbaşlı yatırımlar yaptığını, yerel ve ulusal kaynaklarını bilmek ve yükseltmek düşüncesince efor gösterdiğini tabir fail Biresselioğlu, laflarını şu şekilde tamamladı:
"Aslında bu çeşit krizlere huzur öngörülü akım etmiş oluyoruz fakat herhangi birlikte ne derece öngörülebilmiş olsa da bu toptan birlikte bunalım bulunduğu düşüncesince etkilenmemek aşırı muhtemel değil. Bundan sonraları ne olacağı, toptan manada atılmış adımlar daha sonra oluşacak senaryolara bağlı. İyi birlikte senaryo oluşursa enerji krizi birlikte fırsata çevrilebilir. Daha verimli, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının hâlâ da arttığı, dışa bağımlığının azaldığı birlikte enerji sistemi kurulabilir fakat bunun olumsuzu olursa bunalım hâlâ da derinleşebilir. Bu krizden dersler boşaltmak gerekli. Doğru adımların atılması düşüncesince dört başı mamur paydaşların birlikte arada ve bire birlikte doğrultuda akım etmesi gerekiyor."