Zonguldak
Kendisini sokak hayvanlarına adayan Alaplı 1 No'lu Aile Sağlığı Merkezinde memur Melek, işten artan devrinin çoğunu sokak hayvanlarıyla geçiriyor.
Yıllardır maaşının yarısını "can dostları" düşüncesince harcayan Melek, bakıma eksikli olanları veterinere götürüp otama ettiriyor.
Sahiplendiği köpekler düşüncesince yaptırdığı kulübeleri doğada akla yatkın alanlara koyarak barınmalarını sağlayıcı doktor, "Prenses" ve "Minik" kabilinden adlar verdiği hayvanlara dostça bakıyor.
Sezgin Melek, AA muhabirine, hayvanların Allah'ın bireylere delibozuk etmiş olduğu kelimesiz bendegân bulunduğunu söyledi.
Hayvanların binlerce senedir şahısların dostları bulunduğunu tamlayan Melek, "Bundan 50 sene ilk her insanın kapısının uğrunda köpekler vardı, bizi koruyorlardı. Apartman yaşamı başlayınca arasında kaldılar. İnsanlık modernleştikçe onların dirim alanları da azaldı. Onların dışarıda zavallı kalmasına, kesat çekmesine dayanamıyorum." dedi.
"Bu evren hepimizin, çabucak insanoğlunun değil"
Melek, sokak hayvanlarının bakımı ve beslenmesi düşüncesince elinden geleni yaptığını anlatarak, şunları kaydetti:
"Kasap arkadaşlarımız var, katışıksız olsunlar onlar da asistan oluyor. Hayvanlara güzel davranmak, onları doyurmak, korumaya kabul etmek çabucak beş altı bireyin değil, kâffesi insanlığın rolü olmalı. Buradaki en ehemmiyetli benek bu. Çünkü Müslüman olmak, insanoğlu olmak, değerlere cemaat büyümek beş altı bireyin değil, dört başı mamur şahısların görevi. Zaten hepsi mahallesindeki, köyündeki hayvanlara cemaat çıkarsa dava kalmaz. Bu evren hepimizin, çabucak insanoğlunun değil."
Her ay pisik ve köpeklere 10'ar çuvala benzeyen abla aldığını aktaran Melek, "Maaşımın yarısını pisik ve köpeklere abla almaya ayırıyorum. Helali körpe olsun zira onlar Allah'ın kelimesiz kulları. Şükürler olsun devletimiz bizlere veriyor, tığ de gerekseme sahiplerine vermeye çalışıyoruz. Aslında bu yardımımı öldürmek da istemiyorum ancak bireylere kip olması açısından müfit olacağını düşünüyorum." diyerek konuştu.