Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, illet geçirenler ile aşı olanlarda oluşan antikorun müddet ve aktiflik farkını DHA'ya anlattı. Şu anne genişliğinde dünyada meydana getirilen çalışmaların derlenip semere tutanağı halinde paylaşıldığını tamlayan Prof. Dr. Ceyhan "Orada görünüyor ki; illet da muafiyet bırakıyor fakat bu ağız ağıza koronavirüsün ne genişliğinde alevlenmiş geçirilip geçirilmediği ile ilgili. Hiç belirtke göstermeyip geçiren birinde oluşan antikor kuru ciddi geçirenden baş döndürücü elan düşük. Aşı ile kıyasladığınızda; illet sonrası ortaya çıkan antikorlardan aşı ile elan faziletkâr antikor elde ediyorsunuz. Hastalık sonrası gelişen antikorların koruyuculuğu aşı ile elde edilmiş antikor koruyuculuğundan 5 kıvrım elan düşük" dedi.
'AŞI İLE GELİŞEN BAĞIŞIKLIK DAHA KUVVETLİ'
Prof. Dr. Ceyhan, şu şekilde bitmeme etti: "Bir de müddet adına da hastalığa ilişkin gelişen muafiyet kısaca 3 ay sonraları müşterek dobra azalmaya başlıyor, 3 aydan sonraları uygulamada korumadığını onama ediyoruz. Ama aşı ile alakadar gelişen muafiyet elan kuvvetli. Bu aşılar içre de inaktif aşılarda elan az antikor gelişiyor fakat teknolojik aşılarda; bunlar mRNA, vektör ve ya virüs benzeşim parçacık aşılar. Bunların antikor kuru elan yüksek. Bu hastalığın tablosu ile münasebetli kazanmak kıl payı genellemede şurası söyleyebiliriz; aşı hastalıktan elan iyi, elan levent boylu müddet koruyor. Bu sebepten rahatsızlığı geçiren her insanın aşı olması lazım."
'BUNUNLA İLGİLİ YAYINLANMIŞ BİR VERİ YOK'
Prof. Dr. Ceyhan, koronavirüs atlatan insanların ne devir aşı yaptırması gerektiği ile alakadar "Bunu da ego şu şekilde öneriyorum; zira yayınlanmış müşterek data de yok. Bir isim diyelim ki; dü düze aşılı, tek belirtisi bulunmayan ve hasbelkader mamul PCR testi zait çıkmış. Bunu filhakika dikkate almıyoruz zira aşılanmış bireyin boğazında virüs bulunabilir, bu aşının etkisizliğini göstermez. ğer isim rahatsızlığı belirtisiz geçirdiyse 1 ay, belirtili geçirip fakat hastaneye yatmadıysa 2 ay, hastaneye yattıysa 3 ay sonraları aşısını yaptırması lazım. Her PCR'si zait insana '3 ay, 6 ay sonraları gel' eyitmek yanlış. Bu ağız ağıza klinik tablo ile ilgili. İnsanlar buna ilgi etsin. Çok kalın soruluyor; illet geçirdim, ne devir aşı olacağım. Bu şekilde, bu aralıkta yaptırırlarsa, koruyuculuğu da bitmeme ettirebilirler."
'VERİ AÇIKLANMADIĞI İÇİN BİLEMİYORUZ'
Prof. Dr. Ceyhan, etraflı verilerin Sağlık Bakanlığı'nda bulunduğunu belirterek, şu şekilde konuştu:
"Çok sorulan sorular var, örneğin; 3'üncü dozumu oldum, 4'üncü dozumu ne devir yaptırayım? Türkiye haricinde dünyada 4'üncü düze aşı fail yurt bulunmadığı düşüncesince bu data hemen Sağlık Bakanlığı'nın elinde var. Çok ferah ferah 3 düze aşı olanların ne genişliğinde müddet sonraları hastalığa yakalandıkları çıkartılır, değerlendirilir ve neşriyat durumuna getirilir. Mesela şurası soruyorlar; 3'üncü dozu Sinovac mı BioNTech mi yaptırayım. Böyle müşterek düzentileme dünyada çok. Çünkü 2 düze Sinovac ilişkin 3'üncü düze aşı fail 4 yurt var; birisi de biziz. Diğer devletler yayımlamıyor, en azından bizim 'Sinovac bulunan ne genişliğinde korunuyor', 'BioNTech bulunan ne genişliğinde korunuyor' kabilinden detayları elde etmemiz semere basamak kolay. Maalesef, hakeza müşterek data açıklanmadığı düşüncesince bilemiyoruz. Bilemediğimizde de baş döndürücü hatalar yapılıyor. Bazen hekimler kusur öneriyor, arada müşterek aileler kendinden kararlar verip vebal yapıyorlar, bunları önlemenin en dobra yolu; kendimize ilişik verileri bilmemiz."