İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Göç Politikaları Araştırma Merkezi (GÖÇAR) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Banu Dalaman’ın düzenlemiş olduğu Almanya'ya Göçün 60. Yılı 3. Kuşak ve Euro-Türkler Panel Toplantısı, 22 Kasım’da online namına gerçekleştirildi. Toplantıya İstanbul Ayvansaray Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celalettin Yavuz ve ayrımsız fakülteden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Görgen’le baş başa Almanya’dan Gazeteci Ali Kılıçarslan ile Sakarya Üniversitesi Diaspora Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bünyamin Bezci katıldı.
“ALMANYA’DA YAŞAYAN 3. ve 4. KUŞAK GENÇLERİN DURUMU ARTIK BİR GÖÇ KONUSU DEĞİL”
Prof. Dr. Bünyamin Bezci, Almanya’da 3’üncü ve 4’üncü göbek Türklerin gönül ve dini inançlarının değişime zorlandığını, ayrımcılığın, bir fazla fazla Türk’ün vatandaşlığa geçmeleri, dobra yetişek almaları, kariyer mesleklerine yönelmelerine karşın müşterek düzenlilik problemi namına görülebildiğini belirtti. Prof. Dr. Bünyamin Bezci, kopuntu teriminin bilimde müşterek savaş, krizden meydana gelen acıya alakalı tanım edildiğini, Almanya’daki Türk varlığının ise iş üzere göçe dayandığını söyleyerek şu şekilde bitmeme etti:
“Bu boyut 4. göbek düşüncesince diasporik müşterek deme tabir ediyor. Almanya’da canlı 3. ve 4. göbek Türkler bu açıdan Almanya’da kopuntu muamelesine verilen kalıyor. Diasporik namına tanımlanabilen bu vaziyeti Türkiye dikkate almalı ve üçüncü, dördüncü kuşakların Türkiye’ye ve Türk diline, kültürüne duydukları ilişkinlik duygularını geliştirecek politikalar geliştirmesi gerekmektedir.”
“DİASPORA YERİNE DIŞ TÜRKLER DEMEK 3 VE 4. KUŞAĞI DAHA İYİ TANIMLAMAKTADIR”
Almanya’da 41 senedir canlı gazeteci Ali Kılıçarslan ise kopuntu teriminin Almanya’da canlı Türkler düşüncesince durumunda müşterek mazmun olmadığını, müşterek vakitler geçer Almanya’da canlı Türkler yada aut Türkler tanımının akilane tabir bulunduğunu belirtti. Kılıçarslan, 3 ve 4. kuşağın kültürel ilişkinlik dair aşırı ağırbaşlı desteklere gerekseme duyduğu görüşüne katıldığını belirterek ezan örneğini verdi. Kılıçarslan “Almanya’da ezanın okunabilmesi düşüncesince husus mahkemelere taşındı. Alman mahkemeleri müracaat sahiplerine ‘gidin komşularınıza ezanın dini müşterek öne sürülen sebebi bulunduğunu anlatın, broşürler verin’ dedi. Ama halen şimdi hakeza müşterek malzeme üretemedik. Bu kadar nice mevzuda üzerimize düşeni yapmalı hem Alman halkını bununla beraber 3 ve 4. kuşağı aydınlatmalıyız” dedi.
Kılıçarslan, Almanya’da yaşanmış olan ötekileştirmeye, gençlerin ya Alman çoluk çocuk kadar aşırı kültüre aitliği vurgulayan davranışlara yada Solingen vakaları sonra ve Almanya’da müşterek muhtelif çözülemeyen rasizm karşısında alışılmış bütünleşme süreçlerine dirlik çıkmaya dönüştüğünü belirtti.
Her dü kesimin de akilane yönlendirilmesi düşüncesince Alman topluluğunda da sekülerleşmenin artarak çoğalması durumunun dikkate katılması icap ettiğini tamlayan Kılıçarslan, sekülerleşmenin Hristiyanlar, kiliseler düşüncesince de endişeyle karşılanan müşterek boyut bulunduğunu belirtti. Kılıçarslan, çağ Almanların çabucak kiliselerdeki kayıtlarını kapatmaya çalıştığına aksan yaparak, İslam kimliğinin de baştan anlatılması icap ettiğini anlattı. Kılıçarslan, “Aslında 60 salname geçmişi konuşmuş olmamız ehemmiyetli lakin “post–migration” doğrusu göç sonrasının, önümüzdeki 60 yılda da konuşulması lazım” dedi.
İstanbul Ayvansaray Üniversitesi akademisyen Dr. Ahmet Görgen icra ettiği konuşmada, faziletli lisansını Almanya’da yaptığını, anlatımlarının müşterek kısmının o fasıl elde etmiş olduğu müşahede ve araştırmalara dayandığını belirterek; Almanya yetişek sisteminin Türk gençlerin kariyer mesleklerine erişimini zorlaştırdığını istatistiksel bilgilere isnaden anlattı.
İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celalettin Yavuz ise görüşmede yapığı konuşmada kendisinin bu toplantıya katılmaktan aşırı bahtiyar bulunduğunu belirterek, Almanya göçünün 60. yılında, elde edilmiş deneyimlerin politikaların oluşturulmasında behemehâl dikkate katılması icap ettiğini belirtti.
ANNE-BABALARININ ALMANYA’YA UYUMU KONUSU GERİDE KALDI”
GÖÇAR Müdürü Dr. Zeynep Banu Dalaman “Merkezimiz kabilinden planlı bu toplantılar göç olgusunun esas kavramlarının ayrımlı görüşlerden uzmanların müşterek araya getirilerek mütalaa edilmesini amaçlıyor. 9 toplantıdan oluşan dizi böylecene verilen bildiriler ve konuşmalar eser namına yayınlanacak” dedi. Dalaman, Almanya göçünün bundan sonra etiket meselesi namına görülmesinde sefer ayrımına gelindiğini ve bu mevzuda yöntemsel yaklaşımların, ilmî yöntemin politikaların oluşturulmasında dikkate katılması icap ettiğini belirtti. Dalaman, “Avro Türk, Dış Türk, Euro Türk, Batı Avrupa Türkleri kadar kavramların tanımlanmasında oradaki canlı kuşakların görüşleri alınmalı, onlarla icraat üretilmeli” dedi.