Washington
Günlük matbuat toplantısında Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde emniyetli sahaların artan kısımlarını ikmal etmek kabil düzenleyeceği muhtemel operasyona bağlı açıklamada mevcut Price, hem kamuoyuna hem de Türk makamlarına bu konudaki kaygılarını ilettiklerini söyledi.
Price’ın, açıklamasında hassaten “Mevcut mütareke hatlarının korunması önemli” ifadesini kullanmasına AA muhabirinden itiraz geldi.
Muhabirin, “Mevcut mütareke hattı ifadesini aşırı kullanıyorsunuz. Bu hattın birlik namına nereye düştüğünü bizlere hatırlatır mısınız? Bu mevzuyu strateji ediyorum ve Türkiye ile YPG ortada rastgele birlikte mütareke bulunduğunu hatırlamıyorum. Bu mütareke kimler ortada oldu?” sorusuna Price şu cevabı verdi:
“Pozisyonumuz levent boylu zamandır aynı. Ateşkes hatlarının korunmasını destekliyoruz ve muhtemel rastgele birlikte müdahaleyi kınıyoruz. Önümde birlikte harita bulunmayan fakat Türkiye’nin bire birlikte sürede 17 Ekim 2019 ABD Türkiye Ortak Açıklamasına ve bu tafsil çerçevesinde Suriye’nin kuzeydoğusundaki operasyonlarını tevkif taahhüdüne uymasını bekliyoruz.”
Sözcü öbür yandan Türkiye’nin yasal düzenlilik kaygılarını anladıklarını belirtti.
Muhabir ise “O zaman, önünüzde harita bulunmayan fakat birlikte mütareke hattı mevcut ve Türkiye ile ABD ortada o çizik geçilmeyecek diyerek birlikte üstlenme varmı diyorsunuz? İkinci birlikte obje de 2019’daki tafsil Barış Pınarı Harekatının durdurulmasına ilişkindi. Suriye’nin hassaten rastgele birlikte sahasına ameliyat yapılmayacağına değgin üstlenme vermiyor. Bunu tafsil boy bos misiniz?” sorusunu yöneltti.
Price ise soruya “Ekim 2019 günlü kuma açıklamanın birlikte parçası olarak, Türkiye'nin kuzeydoğu Suriye'deki tecavüz operasyonlarını durdurması gerektiğine inanıyoruz. Bu, eski yönetimlerin de bu yönetimin de ortaya koyduğu birlikte noktadır.” cevabını verdi.
Ancak Sözcü, üçüncü el sorulan “Bir mütareke hattı mevcut mı?” sorusuna cevap veremedi.
Türkiye ile ABD 17 Ekim 2019’da kuma birlikte tafsil yaparak, dü ülkenin çapraz taahhütlerine dikkati çekmişti.
Ortak açıklamada, Türkiye emniyetli bölgelerdeki tamamı toplulukların güvenliğini sağlayacağını üstlenme etmiş ABD ise YPG/PKK yıldırı örgütünden ciddi silahların toplanması, örgütün Barış Pınarı Harekat sahasından çekilmesini üstlenme etmişti.
Türkiye ise bunun karşı harekatın durdurulması taahhüdünde bulunmuştu.
Ancak ABD’nin örgütten silahları toplamadığı, örgütün ise üstlenme edilmiş olduğu kabil emniyetli bölgeden çekilmediği ortaya çıkmıştı.
Örgüt öbür yandan halen Türkiye’nin güvenliğini sağlamış olduğu emniyetli yerlere kesif pıtrak atılım girişimlerinde bulunuyor.